Eğer bu adamla evlenmek istemiyorsan evlenme. İstiyorsan, evlen. | Open Subtitles | اذا لن تتزوجى الرجل ، اذن لا تتزوجيه ، اذا ستتزوجيه ، تزوجيه |
Ee demek o aşağılık, işe yaramaz kocan ki sana onunla evlenme demiştim uçkuruna sahip çıkamadı ve beyaz bir kadınla yattı. | Open Subtitles | ... إذا ... بالاخذ بعين الإعتبار زوجك الحقير ... الذي قلت بان لا تتزوجيه |
Evlenmeden önce arkadaşının içeriyi görmesine izin vermek uğursuzluktur. | Open Subtitles | انه فأل سيء ان تدعي الرفيق يراك فيها قبل أن تتزوجيه |
Susan. Zorundaysan onunla görüşmeye devam et. Umurumda olmaz ama evlenme. | Open Subtitles | "سوزان " قابليه مراراً إذا أردت عيشي معه لا أهتم ولكن لا تتزوجيه |
Ama lütfen, lütfen onunla evlenme. | Open Subtitles | ولكن من فضلك من فضلك لا تتزوجيه |
Nihayetinde evlenme teklifinde bulundu. | Open Subtitles | وحتى قد طلب منك ان تتزوجيه |
Onunla evlenme. Benimle evlen. | Open Subtitles | لا تتزوجيه تزوجيني أنا |
Lütfen onunla evlenme. | Open Subtitles | رجاءً , لا تتزوجيه |
Onunla evlenmek zorunda değildin anne. | Open Subtitles | حسنا انت ـــ لم يكن عليكي ان تتزوجيه امي |
Konu oraya gelirse, evlenmek zorunda değilsin ama onu savaşa kırık bir kalple yollayamazsın yoksa hiç geri dönmeyebilir. | Open Subtitles | ليس عليكِ أن تتزوجيه إن تطلب الأمر لكنك لاتستطيعن تركه يذهب إلى الحرب مع قلب مفطور أو لسوف لن يعود |
Küçükken onunla evlenmek isterdin. | Open Subtitles | أردت أن تتزوجيه عندما كنت صغيرة. أتذكرين؟ |
Çok merak ettim, Evlenmeden önce onunla yattın mı? | Open Subtitles | قبل أن تتزوجيه هل كنت في السرير معه |
Ben sadece onunla evlenmeni istemiyorum. | Open Subtitles | ألا تتزوجيه... وربما نخرج أنا وأنتِ سوياً |
- Evlenmeyi istiyor musun? | Open Subtitles | هل تريدي ان تتزوجيه ؟ |
Baban o kadarharika bir adamsa neden onunla evlenmedin? | Open Subtitles | - إذا والدكِ عظيم جداً , لماذا لم تتزوجيه ؟ |
Tatlım, tatlım, işte böyle bir adamla evlenmelisin. | Open Subtitles | أوه، يا عزيزتي هذا هو الرجل المفترض بك أن تتزوجيه |
Bence Booth iyi bir baba olamayacağı için kendisiyle evlenmediğini düşünüyor. | Open Subtitles | أعتقد أن ( بوث ) يظن أنك لم تتزوجيه لأنه لن يكون والد جيد |
Onunla evlenmemen için dua ediyordum. | Open Subtitles | كنت أصلي حتى لا تتزوجيه |
Sarışın, onunla sen evlenmezsen ben evleneceğim. | Open Subtitles | , سأخبرك بشئ أيتها الشقراء لو لم تتزوجيه , سأتزوجه أنا |
- Ama onunla evlenemezsin. | Open Subtitles | -لكن لا يمكنك أن تتزوجيه |
- Neden onu evlenmiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تتزوجيه ؟ |
Eğer onunla evlenmeyeceksen o zaman seni akşam yemeğine çıkarmama izin ver. | Open Subtitles | ..لو أنكِ لن تتزوجيه ـ اذن دعينى آخذك للعشاء الليلة ـ هذا يكفى |
O yüzden canavar olsun olmasın onunla evleneceksin. Babanı duydun. | Open Subtitles | لذا أكان وحشاً أم لا يجب أن تتزوجيه من أجلِ سمعة أباكِ |