"تتعود على" - Traduction Arabe en Turc

    • alışık
        
    • Alışsan
        
    • alışman
        
    • alışırsınız
        
    • alışma
        
    Sosyal hayata alışık değil. Open Subtitles انها لم تتعود على الحياة العامّة لا تستطيع تحملها
    Bu kadın bu çeşit bir muhayeneye alışık değil. Open Subtitles هذه السيدة لم تتعود على مثل هذه الفحوصات
    Özverilerde bulunmak zorundasın. - Buna Alışsan iyi olur. Open Subtitles أنت بداخل الكثير من التضحيات من الأفضل أن تتعود على ذلك
    Bir yerlerde o kadar paran yoksa bu yüze Alışsan iyi edersin. Open Subtitles إلا إذا كان لديك هذا المبلغ هنا . في مكان ما ، فأنا أقترح عليك أن تتعود على هذا الوجه
    alışman gerek Callahan, burası Los Angeles. Open Subtitles يجب ان تتعود على هذا يا كالاهان هذه لوس انجلوس
    En kötüsüdür. Zamanla alışırsınız. Open Subtitles . الليلة الأولى دائماً سيئة . ثم تتعود على ذلك
    Ama buna alışma. Open Subtitles لكن لا تتعود على هذا
    Buna Danimarka'da alışık değilsen, seni anlarım. Open Subtitles أنا أتفهم الأمر إن لم تكن تتعود على هذا في الدنمارك
    Bu tarz resmi görüşmelere henüz alışık değil. Open Subtitles لم تتعود على مثل هذه المقابلات الرسميه
    Evet, ama o alışık değil. Open Subtitles نعم ولكنها لم تتعود على ذلك
    Böyle şeylere alışık değilsin. Open Subtitles لا تتعود على هذة المعاملة
    Sen artık biri oldun. Buna Alışsan iyi olur. Open Subtitles -أنت مهم الأن , من الأفضل أن تتعود على هذا
    - Lanet olsun, çok kıyak görünüyoruz. - Alışsan iyi olur. Open Subtitles يا رجل، نبدو بحالة جيّدة - أجل، حسناً، يستحسن أن تتعود على ذلك -
    Alışsan iyi olur. Open Subtitles الأفضل أن تتعود على هذا
    Alışsan iyi olur demek! Open Subtitles من الأفضل لك أن تتعود على هذا
    Benim tuhaf espri anlayışıma alışman lazım. Open Subtitles عليك أن تتعود على حسي الفكاهي الغريب
    Biliyor musun, bu dile alışman gerek. Open Subtitles تعلم, من الأفضل أن تتعود على اللكنة
    - alışman gerekiyor biraz. Open Subtitles يجب أن تتعود على ذلك
    En kötüsüdür. Zamanla alışırsınız. Open Subtitles . الليلة الأولى دائماً سيئة . ثم تتعود على ذلك
    Hastanelerdeki denge olayına alışırsınız. Open Subtitles كـ طبيب تتعود على كل التوازن في المستشفى
    Bir ajan olarak, rahatsız durumlarda bulunmaya alışırsınız ister bir yabancı bir hapishanede... sorgulamaya direnmek olsun ister, gerilla güçleriyle tropikal bir ormanda savaşmak olsun, ya da pantolonla miami'ye beş mil yüzmek olsun... bunlar sadece işinizin bir parçasıdır. Open Subtitles كعميل تتعود على وجودك في مواقف غير مريحه سواء كان مقاومة تحقيق
    Fazla alışma. Open Subtitles لا تتعود على هذا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus