Sebebi fark etmeksizin her şeyi her türlü tarım ilacı, bitki ilacı, lavra ilacı, mantar ilacı ile spreylemeye ve hakkında hiç bir şey bilmediğimiz şeylerin genleriyle oynamaya karara verdik. | Open Subtitles | في الوقت الذي تتناوله على طَبَقك. و نحن، ﻷي سببٍ يكن، قرّرنا أن نرُش كلّ شيء بكلّ أصناف المبيدات |
Ama babası balıkçı olduğu için buna alışkınmış, ilacı almamış. | Open Subtitles | أبوها صياد وهي معتاد على البحر، لذلك لم تتناوله. |
Sütümüz de var ama onu da patlamış mısırla yiyorsun. | Open Subtitles | أو هناك حليب، ولكنك تتناوله مع الذرة |
Isıtıp yiyorsun. | Open Subtitles | تقوم بتسخينه و بعدها تتناوله |
Odada yemediğin sürece, nerede yediğin umurumda bile değil. | Open Subtitles | ،لا أكترث أين تتناول الطعام طالما لن تتناوله في تلك الغرفة |
Her yerde, her şeyde, söylediğiniz her şey Yediğiniz, giydiğiniz, düşündüğünüz... | Open Subtitles | أي مكان و أي شيء ، ما تطلبه ما تتناوله ما ترتديه ما تفكر به |
İlacı alkol ile almayın. | Open Subtitles | ولكن لا تتناوله مع الكحول |
Eğer bu ilacı sonraki yirmi dört saat içinde almazsa ölebil- Ölebilir. | Open Subtitles | إنّ لم تتناوله خلال 24 ساعة يمكن أن... |
Eiffel Kulesinin altında yediğin nedir? | Open Subtitles | ماهذا الذي تتناوله تحت برج ايفل؟ |
Burada yediğin zaman oradaki anılarını canlandırdığından güzel gelir. | Open Subtitles | عندما تتناوله هنا، ذلك يذكرك بكل الذكريات التي حظيت بها، ولكن أن تكون هناك... .... |
Yediğiniz yağ vücudunuzda kalır, ister bitkisel ister hayvansal olsun. | Open Subtitles | سوف تكتنز كل ما تتناوله من الدهون، سواء أتت من نبات أو حيوان. |
Yediğiniz yiyecekler bağırsağınızda yaşayan bakterileri belirler. | Open Subtitles | الغذاء الذي تتناوله يحدّد البكتيريا التي تعيش بأحشائك. |
Yediğiniz birşey olmalı. | Open Subtitles | لا بد أن السبب شيئاً تتناوله |