Sen mi kalkmış beni alkol sorunun var diye suçluyorsun? | Open Subtitles | أنت، من كل الناس تتهمني بأن لدي مشكلة في الشرب؟ |
Çünkü gecenin bir yarısı garajıma girip beni hırsızlıkla suçluyorsun. | Open Subtitles | لأنك في مرآبي في منتصف الليل تتهمني انني اسرق منك |
Öyleyse şimdi suçlamalara başladık? Beni mi suçluyorsun? | Open Subtitles | و الان هل ستبدا بتوجيه الاتهامات و تتهمني ؟ |
Beni cinayetle suçluyorsunuz ve kurbanın adını istiyorsunuz. | Open Subtitles | إنك تتهمني بالقتل وعلّي أن أبوح لك باسم القتيل؟ |
Ne zaman sevişmek istemesem, beni eş cinsel olmakla suçluyor. | Open Subtitles | وعندما أرفض ممارسة الجنس معها تتهمني بأنني شخص شاذ |
Şimdide başkalarını mı suçlamaya başladın? Beni mi suçluyorsun? | Open Subtitles | و الان هل ستبدا بتوجيه الاتهامات و تتهمني ؟ |
Ve sen beni bir tür sadist serseri olmakla suçluyorsun. | Open Subtitles | و انت تتهمني بأني سادي ترجمة وتنفيذ: التنين زياد |
Beni, birinin cebinde olmakla mı suçluyorsun, seni ikiyüzlü orospu çocuğu? | Open Subtitles | هل تتهمني بأنني في جيب أحد أيها المنافق اللعين ؟ |
Sol elle boğularak öldürüldü diye, ...sen beni suçluyorsun. | Open Subtitles | لأنّه هو من خنقه بيده اليسرى، تتهمني بالقتل |
Sol elle boğularak öldürüldü diye, ...sen beni suçluyorsun. | Open Subtitles | لأنّه هو من خنقه بيده اليسرى، تتهمني بالقتل |
Hissettiğin her neyse beni onunla suçluyorsun. | Open Subtitles | انت تفعل ذلك الشئ عندما تتهمني انني أشعر بشئ انت تشعره؟ |
Demek beni alyansımı kaybetmekle suçluyorsun! Anladım. | Open Subtitles | حسناً , أنت اذاً تتهمني بتضييع خاتم زواجي , لقد فهمت |
Alışveriş listesi ve bir portakaldan yola çıkıp beni iki cinayetle suçluyorsunuz. | Open Subtitles | قائمة تسوق بها برتقال وتريد أن تتهمني بجريمتين ؟ هذا دعك من هذا |
Daha yüksek bir makamdan adalet dağıtmak için mi? Beni neyle suçluyorsunuz? | Open Subtitles | من أجل تطبيق العدالة على طريقتكِ الخاصة من منصب أعلى ؟ بماذا تتهمني ؟ |
Sen aslında hiçbir dayanağı şeylerden beni suçluyor | Open Subtitles | انت تتهمني بأشياء لا يوجد لها أساس في الحقيقه |
Beni sakın bize ihanet etmekle suçlama bir daha, tamam mı? | Open Subtitles | إيّاك أن تتهمني بخيانة جماعتنا ثانيةً، مفهوم؟ |
Beni nihayetinde bir şeyle suçlamak zorunda olduğunuzu biliyor musunuz? | Open Subtitles | تعلم أنه لابد أن تتهمني بشي حقيقي في النهاية؟ |
Masum olduğum halde... beni rüşvetçilikle suçladın. | Open Subtitles | لقد حاولت أن تتهمني بالرشوة عندما كنت بريئاً |
Beni suçladığın şeylerin hiçbirini yapmadım. | Open Subtitles | أنا لم أفعل أي شيء من الأمور التي تتهمني بها |
Sadece bir parti hatası yaptığım için beni HMO topraklarından çekmek zorunda mısın? | Open Subtitles | هل عليك أن تتهمني بالخلل لأني قمت بشيء أحمق في الحفلة؟ |
Bununla suçlaman bile beni rahatsız ediyor. | Open Subtitles | أتعلم، حقيقة أنك تتهمني بهذا تشعرني بالغيثان |
Beni nasıl hile yapmakla suçlarsın sen? | Open Subtitles | كيف تتهمني بالغش ؟ |
Beni suçlayacak bir şey var mı yok mu? | Open Subtitles | إذاً هل لديك شيء تتهمني به أم ماذا ؟ |
Jenny'i severim, çocukları da öyle ama beni bir şeyle suçluyorsan bu çok ciddi bir mesele. | Open Subtitles | أنا أحب جيني و الفتيات ولكن إذا كنت تتهمني شيء ، هذه مسألة خطيرة. |
Beni BlueBell'i sabote etmekle suçlamadığın bir gün ne zaman gelecek acaba? | Open Subtitles | هل تعتقد بأنه قد تمر عدة أيام بدون أن تتهمني بتخريب قرية بلوبيل؟ |
Öyleyse beni açıkça niye suçlamıyorsun, yüz yüze mi? | Open Subtitles | لما لا تتهمني مباشره ؟ وجها لوجه |