Vicodin için sana yalvarmamdan çok önce sen gelip kız için yalvaracaksın. | Open Subtitles | ستأتين و تتوسلين إليَّ لأنقذ تلك الفتاة قبل أن أتوسل إليكِ طلباً للحبوب |
İstediğin kadar yalvaracaksın ama elinden gelen bir şey olmayacak. | Open Subtitles | تتوسلين وتتوسلين , ولكن ليس هنالك مايمكنكِ فعله |
Sen bana yalvarmaya geldin şırfıntı. Ben sana gelmedim. | Open Subtitles | أنت أتيت إلي أنا لم أذهب إليك 0 أتيت تتوسلين إلي |
Bunu bir daha tekrar edersen, sana öyle şeyler yaparım ki, seni öldürmem için bana yalvarırsın. | Open Subtitles | ،إن حاولتِ فعلها ثانيةً فسأفعل لكِ أموراً تجعلكِ تتوسلين لكي أقتلكِ |
Tatlım, sana gelmemiz için bize yalvarıyordun. | Open Subtitles | كنت دائماً يا حبيبتي تتوسلين إلينا لكي نأتي إليك |
Aksi halde burada korkmuş ve gergin bir halde, pek de hoşlanmadığınız bir kıza oğlunuzla evlenmesi için yalvarmazdınız. | Open Subtitles | وإلا لما أنت هنا خائفة ومتوترة تتوسلين لفتاة لست معجبة بها كثيرا لتتزوج ولدك |
Bu... bu seni zorlama ve senin durmam... için yalvarma rutini... oldukça garip, bilmiyorum. | Open Subtitles | هذا.. هذا الروتين المعتاد من أن أمسكك ومن ثم أنت تتوسلين لي أن أتوقف |
Seni ölmek için yalvartacağım. | Open Subtitles | سأجعلك تتوسلين من أجل الموت لكن أولاً... |
Seni öldürmesi için Allah'a yalvaracaksın ama burada benden başka kimseyi bulamayacaksın. | Open Subtitles | ستتضرعين إلى الرب أن يميتك و تتوسلين إلي |
Sana robotların neden burada olduğuyla ilgili gerçeği ne istediklerini ve nasıl alacaklarını söylediğimde gelmek için bana yalvaracaksın. | Open Subtitles | عندما اخبرك بحقيقة وجود الآليين هنا ما يريدونه وكيف سيأخذونه سوف تتوسلين لي |
yada "seni öldürmem için yalvaracaksın", blah, blah, blah. | Open Subtitles | أو "عليكي أن تتوسلين لي لقتلك ", وكذا وكذا وكذا |
Yakında söylemek için yalvaracaksın bana. | Open Subtitles | سوف تتوسلين الي حتي تخبريني قريبا جدا |
Bu akşam ona yeniden kaydolmak için yalvaracaksın. | Open Subtitles | سوف تتوسلين إليه بإعادة تسجيلك الليلة |
gitmem için yalvaracaksın. | Open Subtitles | - إذا ظهرتُ فعلا سوف تتوسلين أن أذهب بعيدا |
Yarış sapa sarınca bana yalvarmaya geleceksin. | Open Subtitles | وعندما تنتهي مسارات السباق، ستأتين تتوسلين. |
Sonra bana yalvarmaya başlayacaksın. | Open Subtitles | ،ومن ثم، حالما تتوسلين |
Frances, iki yıldır burada çalışmıyorsun ve şimdi bana para için yalvarmaya mı geliyorsun? | Open Subtitles | فرانسيس) أنت لم تعملي هنا) منذ عامين والآن عٌدتِ تتوسلين مني النقود؟ |
Sen yarı uyanık hâlinle yapmam için yalvarırsın. | Open Subtitles | و سوف تكونين نصف نائمة . و سوف تتوسلين لذلك |
yalvarırsın. | Open Subtitles | . اوه , سوف تتوسلين لذلك |
- Önce sen beni öptün. - Bunun için yalvarıyordun. | Open Subtitles | أنت تعلم أنك قبلتني أولا لقد كنت تتوسلين إلي لأفعل ذلك - |
Dün geri alınmak için yalvarıyordun. | Open Subtitles | بالأمس كنت تتوسلين لإعادتك |
Aksi halde burada korkmuş ve gergin bir halde, pek de hoşlanmadığınız bir kıza oğlunuzla evlenmesi için yalvarmazdınız. | Open Subtitles | وإلا لما أنت هنا خائفة ومتوترة تتوسلين لفتاة لست معجبة بها كثيرا لتتزوج ولدك |
Anne, yalvarma şuna. | Open Subtitles | أمي, لا تتوسلين إليه |
Onun için yalvartacağım seni! | Open Subtitles | سأجعلك تتوسلين لتنفسه |