Onlara çocukları almamaları için yalvarıyordu. | Open Subtitles | كانت تتوسّل لهم ألاّ يأخذوا الأولاد. |
Onu öldürmemesi için ona yalvarıyordu. | Open Subtitles | كانت تتوسّل إليه لكي لا يقتلها |
İçine mermi sıkmam için yalvaracaksın. | Open Subtitles | سوف تتوسّل لكي أطلق عليك رصاصة |
Çığlıklar atacaksın, durmam için yalvaracaksın. | Open Subtitles | كي سوف تصرخ وأنت تتوسّل إليّ لِكي أتوقف |
Hiçbir şeyin yok ve beni arayıp, yardım için yalvarıyorsun? | Open Subtitles | ليس لديك شئ, ولحد الآن تتوسّل إلي للمساعدة ؟ |
Sen tutuklanmak için hakikaten yalvarıyorsun. Bunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | إنّك بالحرف تتوسّل لكيّ تُعتقل، أتعلم ذلك؟ |
Hayır, o pis canını kurtarmak için yalvardığını duymak isterim. | Open Subtitles | لا , أريد أن أسمعك تتوسّل للإبقاء على حياتك اللعينة |
Bayan Danforth kızıma bir şey yapmayın diye yalvarıyordu. | Open Subtitles | الآنسة (دانفورث) تتوسّل لأجل حياة ابنتها. |
İçine mermi sıkmam için yalvaracaksın. | Open Subtitles | سوف تتوسّل لكي أطلق عليك رصاصة |
Bize yavaşlamamız için yalvaracaksın. | Open Subtitles | سوف تتوسّل منّا أن نبطئ. |
Sen tutuklanmak için hakikaten yalvarıyorsun. Bunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | إنّك بالحرف تتوسّل لكيّ تُعتقل، أتعلم ذلك؟ |
Mark, dilini koparmakla başlamak istiyor ama, ben yalvardığını duymak istiyorum. | Open Subtitles | (مارك) يريد أن يبدأ بقطع لسانك، ولكنّي أريد أن أسمعكَ تتوسّل. |
- yalvardığını görmek istemem Hannibal. | Open Subtitles | أكره أن أراك تتوسّل (هان) |