"تتوقفي عن" - Traduction Arabe en Turc

    • bırakmalısın
        
    • bırakmanı
        
    • bırakıp
        
    • kesmeni
        
    • bırakman
        
    • kes
        
    • vazgeç
        
    • bırak
        
    • vazgeçmelisin
        
    • keser
        
    • kesmen
        
    • bir son
        
    • kesmelisin
        
    • bırakma
        
    • vazgeçmen
        
    Bebeğim. Bebeğim, bunu düşünmeyi bırakmalısın. Open Subtitles صغيرتي صغيرتي, يجب أن تتوقفي عن التفكير بشأن هذا
    Üzgün olduğunu söyledi, seni çok seviyormuş ve artık ona kızmayı bırakmanı istiyormuş. Open Subtitles يقول أنه يحبك، .وأنهآسف. ويريدك أن تتوقفي عن الغضب عليه
    Shelby için endişelenmeyi bırakıp kendin için endişelenmelisin demek istiyorum. Open Subtitles يعني ربما تتوقفي عن القلق عليها وتبدأي بالقلق على نفسك
    Oyun oynamayı kesmeni istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تتوقفي عن هذا العبث هذا هو ما أريده
    İçerken alıntı yapmayı bırakman gerek. Öyle bir şey planladığını hiç sanmıyorum. Open Subtitles عليكِ ان تتوقفي عن الأقتباس عندما تشربي أتمنى بالتأكيد ألا تخطط من أجل هذا
    kes şunu, ne yaptığını biliyorum. Open Subtitles يمكنكِ أن تتوقفي عن الهُراء أنا أعلم ماذا تفعلين
    Bir şeylerin kaybolduğunu söylemekten vazgeç yoksa çalışmak için üstüne biz para ödeyeceğiz. Open Subtitles إما أن تتوقفي عن إخبارها بضياع الأشياء وإلا سندفع لها لكي نعمل عندها
    - Ağlamayı bırak, olur mu? Open Subtitles إستمعْي، هل يمكنكِ أن تتوقفي عن البكاء،أرجوكِ؟
    Tanrım, kendini mahvetmeden şu diyetten vazgeçmelisin. Open Subtitles يا إلهي، عليك أن تتوقفي عن الحميه قبل أن تفسدي نفسك
    Buna bağlanmayı bırakmalısın. Open Subtitles أنت يجب أن تتوقفي عن الصمود كلكم تتمسكون
    Şarkı söylemeyi bırakmalısın. Open Subtitles الجيش لا يدفع راتباً لشخص ميت عليك أن تتوقفي عن الغناء
    Artık çocuk değilim ve sen de bana çocukmuşum gibi davranmayı bırakmalısın. Open Subtitles انظري، لم أعد طفلاً، و يجب أن تتوقفي عن معاملتي كطفل
    Büyüyü bırakmanı beklemiyordum, sırf şey diye... Open Subtitles بأس , أنا لم أتوقع منكِ أن تتوقفي عن القيام بالسحر فقط لأنني
    Beni dinle Isabella! İtmeyi bırakmanı istiyorum! Sorun nedir? Open Subtitles إسمعيني إيزابيلا أحتاج أن تتوقفي عن الصراخ
    Bütün bu tıbbi terimleri bir yana bırakıp bana kafamın neden çok karışık olduğunu söyle. Open Subtitles أريدك أن تتوقفي عن قول كل تلك الأمور النفسية و تخبريني سبب تشوشي
    Ben de beni uzaklaştırmayı bırakıp sana yardım etmeme izin verirsen daha rahat uyurum. Open Subtitles حسناً , أنا سأنام بشكل أفضل إذا تتوقفي عن إبعادي وتدعيني اساعدكِ
    Sanırım buradan dönmemiz gerekiyordu. Biliyor musun, böyle şikayetçi bir yolcu olmayı kesmeni söyleyeceğim. Open Subtitles أخبرتكِ بأن تتوقفي عن كونك سائقة المقعد الثانوي
    Bu da, konuyu değiştirmeyi bırakman gerektiği anlamına geliyor. Open Subtitles مما يعني أن يجب عليكِ أن تتوقفي عن تغيير الموضوع
    Sana hikaye uydurmayı kes artık demiştim. Open Subtitles لقد أخبرتكِ من قبل أن تتوقفي عن إختلاق القصص
    Ama bana sataşmaktan vazgeç. Tamam mı? Aşırı kabalaşmaya başladın. Open Subtitles ولكن يجب أن تتوقفي عن مضايقتي فقط أصبحتي لئيمة جداً
    Şu şarkıları dinlemeyi bırak artık. Open Subtitles يجب أن تتوقفي عن الإنصات إلى كلمات أغاني البوب
    Sevgilin yok diye kendini hırpalamaktan vazgeçmelisin. Open Subtitles يجب أن تتوقفي عن معاقبة نفسك طيلة الوقت لعدم وجود صديق لديك
    Bu konu hakkında konuşmayı keser misin, lütfen? Open Subtitles هل يمكنكِ أن تتوقفي عن التحدث عن هذا أرجوك ؟
    Tek şart, Jonah'la iş yapmayı kesmen. Open Subtitles الشي الوحيد هو , يجب ان تتوقفي عن عقد صفقات مع جون
    Bu yaptığına bir son verip ellerini bu olaydan çekmen gerek. Open Subtitles عليك أن تتوقفي عن فعل ماتفعلينه وأن تبفي خارج هذه الأمور
    Çağrı bırakmayı kesmelisin. Şu an bununla uğraşamam. Open Subtitles أجل، عليكِ أن تتوقفي عن استدعائي لا يمكنني التعامل مع هذا الآن
    Sesin kısık olabilir ama şarkı söylemeyi bırakma. TED ان صوتك خافت .. ولكن لا تتوقفي عن الغناء
    Her ne yapıyorsan vazgeçmen gerek. Open Subtitles حسناً، يجب أن تتوقفي عن فعل أياً كان ما تفعلينه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus