Orada küçük seksi sevgilini etkilemeye mi çalışıyordun? | Open Subtitles | أنت تحاول أن تثير إعجاب صديقتك الصغيرة الجذابة هنا؟ |
- Hayır, yani... Orada küçük seksi sevgilini etkilemeye mi çalışıyordun? | Open Subtitles | تحاول أن تثير إعجاب صديقتك هناك |
Arkadaşlarını etkilemeye mi? | Open Subtitles | أن تثير إعجاب أصدقاءك؟ |
Ama Underworld liderleri etkilemek için planı düşünüyordum. | Open Subtitles | لكنني كنت أفكر بخطتك أن تثير إعجاب قادة العالم السفلي |
Yeni patronu etkilemek için iyi bir yol değil. | Open Subtitles | ولم يعد قط ليست طريقة جيدة لكي تثير إعجاب الرئيس الجديد |
Nüfuz sahibi insanların büyük bir kısmını etkilemenden bahsediyorum. | Open Subtitles | أنا أتحدث عنك تثير إعجاب زمرة كاملة من الإناس المهمين. |
Nüfuz sahibi insanların büyük bir kısmını etkilemenden bahsediyorum. | Open Subtitles | أنا أتحدث عنك تثير إعجاب زمرة كاملة من الإناس المهمين. |
Eğer gerçekten onların iyiliğini düşünüyorsan amacın sadece, yönetimdeki dostlarını etkilemek değilse sana önerim, kendi işine bakman. | Open Subtitles | و إن وضعت حقّاً اهتمامتهم قيد الفحص ليس فقط كي تثير إعجاب أصدقائكَ المدراء أقترح بأن تبقي عينك على شركة النقل خاصتك |
Umarım bunca zahmete prensesi etkilemek için girmiyorsundur. | Open Subtitles | آمل أنّك لا تكبّد نفسك هذا العناء لكيّ تثير إعجاب الأميرة. |
Ayrıca, lütfen geç kalma. Onları etkilemek zorundasın! | Open Subtitles | "كذلك، لا تتأخر من فضلك يجب أن تثير إعجاب أهلي." |
Erkekleri etkilemek için giyinmek | Open Subtitles | الملابس تثير إعجاب الصبيان |