"تحاول قوله" - Traduction Arabe en Turc

• demeye çalışıyorsun
• söylemeye çalışıyorsun
• demek istiyorsun
• söylemeye çalıştığını
• demeye çalışıyorsunuz
• demek istediğini
• söylemeye çalıştığı
• söylemek istiyorsun
• anlatmaya çalışıyorsun
• diyorsun yani
• demeye çalışıyor
• demeye çalıştığını
• demeye getiriyorsun
• Söylemeye çalıştığın
• söylemeye çalisiyorsun

Yani ne demeye çalışıyorsun? Biraz uykusuzluk biraz sindirim güçlüğü... bırakacak mısın?
إذاً مالذي تحاول قوله أنه لديك بعض الأرق و عسر في الهضم

- Genç bir kadın. - Ne söylemeye çalışıyorsun?
مثل إمرأة صغيرة ما الذى تحاول قوله يا هنرى ؟

Christine Brennan 1978 den önce var olmamış ne demek istiyorsun?
كريستين برينان لم تولد قبل عام 1978 ما الذي تحاول قوله لي؟ أن...

Hayır, ben bırakmadım. Ne demeye çalışıyorsun, kapısını ben mi açık bıraktım?
, ما الذي تحاول قوله أنا من تركها مفتوحة؟

Aynen bunu demeye çalışıyorsun. Şu diğer hatunla görüştüğüm için ona layık değilim.
هذا ما تحاول قوله لأنني أقابل تلك الفتاة الأخرى

Ne demeye çalışıyorsun, evlat?
ماذا تحاول قوله يا فتى ؟

Ne demeye çalışıyorsun yani.
ما الذي تحاول قوله ؟

Gus, ne demeye çalışıyorsun?
جس، ما الذي تحاول قوله لي ؟

Ne demeye çalışıyorsun?
ما الذي تحاول قوله لي؟

Tam olarak ne söylemeye çalışıyorsun?
إذاً ما الذي تحاول قوله بالضبط؟

Ne söylemeye çalışıyorsun, Nickie?
ما الذى تحاول قوله ، نيكى

Ne söylemeye çalışıyorsun?
ما الذي تحاول قوله

Ne demek istiyorsun sen?
-ما الذي تحاول قوله لي ؟ أجب -دعه و شأنه

Yani diyorsun ki ailem haklı, Bennet haklı o kadar berbat biriyim ki hiç kimse beni istemiyor çünkü ben herkesi itiyorum, çaba isteyen biriyim, süreli sızlanan, öfkeli ve ağlak biriyim mi demek istiyorsun?
...ما تحاول قوله إذاً أن والداي كانا على صواب وبينيت كان على صواب أنني محطّمة كليَاً ولا أحد يريد أن يكون معي

Ama her ne söylemeye çalıştığını her seferinde anlayamıyoruz.
لكننا لا نفهم دائما ما تحاول قوله

Ne demeye çalışıyorsunuz Komiser?
ربما لا شيء غير معتاد ماذا تحاول قوله بالضبط ؟

Bak, katılmıyor olabilirim ama ne demek istediğini anlıyorum.
ربّما لا أوافقك، لكنّي أعي ما تحاول قوله.

Ve bunu yazarsak insanlar söylemeye çalıştığı şeyi görmezden gelecek.
وإذا قمنا بطباعة ذلك، سيتجاهل الناس ما كانت تحاول قوله.

Haydi ama. İçten içe tam da bunu söylemek istiyorsun.
هيا، في أعماقك ذلك بالضبط ما كنت تحاول قوله

Ne anlatmaya çalışıyorsun ihtiyar?
ما الذي تحاول قوله يا عجوز ؟

Ne diyorsun yani, bu mutluluk bir ilüzyon mu?
اذن , ما تحاول قوله ان هذه السعادة مجرد وهم ؟

Aslında evini açtığın için teşekkür ederiz demeye çalışıyor.
ما تحاول قوله هو شكركِ على فتح منزلكِ لنا على الرحب و السعة

Raj,ne demeye çalıştığını biliyorum ama bunu yapmak zorunda değilsin yeterli olduğunu bildiğin zaman
"راج " ، أعرف ما تحاول قوله ، ولكن ليس عليك أن تفعل هذا حتى تدرك أن هذا يكفيني

Pekala, öyleyse ne demeye getiriyorsun?
حسناً, ما الذي تحاول قوله هنا؟

Söylemeye çalıştığın şüpheli teşhis yönteminin kirli çamaşırlarını ortaya dökmemeliyiz, hatta gerçekçi olmasa bile mi?
ما تحاول قوله بأنه لا يجدر بنا الكشف عن الطريقة التقليدية لتعريف المتهم بهم المتبعة في التشكيلات الفيدرالية؟