"تحتّم" - Traduction Arabe en Turc

    • gerekti
        
    • gerekeni
        
    • zorundaydım
        
    • kaldım
        
    • zorundaydık
        
    • zorunda kaldık
        
    Yeniden kendim olabilmeme yardım edecek başka birilerini bulmam gerekti. Open Subtitles تحتّم أن أجد آخرين يساعدونني على إيجاد سبيل عودتي لذاتي.
    Okuldan ayrılmam gerekti. Ona veda etme şansım olmadı. Bu gece onunla konuşabilmeyi umuyorum. Open Subtitles تحتّم عليّ ترك المدرسة، ولم يتسنّى لي توديعه، لذا أملت مخاطبته الليلة
    Ama bizi enayilerden olalım diye de göndermedi. Ben de yapmam gerekeni yaptım. Open Subtitles حسناً, لميخلقنالنكنمُغفلين,أيضاً، لذا قمتَ بما تحتّم علي فعله.
    Konuya illa bu sekilde bakacagim diyorsan, tamam bak. Biz yapmamiz gerekeni yaptik. Open Subtitles إن أردت النظر للأمر هكذا، فلا بأس، فعلنا ما تحتّم علينا.
    Onların yüzünden öldürdük. Onları durdurmak zorundaydık, onları durdurmak zorundaydım. Open Subtitles هم أكرهونا على القتل، تحتّم علينا ردعهم، تحتّم عليّ ردعهم.
    Onu terk etti. Aaron'a sahip çıkmak zorundaydım. Bana ihtiyacı vardı. Open Subtitles أعني، لقد تركته، تحتّم عليّ أخذه، كان بحاجتي
    O masa için de, bu maskotu öpmek zorunda kaldım. Yapmak zorunda olduğum şeyi yaptım. Open Subtitles ومقابل حصولي على تلك الطاولة تحتّم عليّ تقبيل تلك المشعوذة, وقمتُ بما إلتزمتُ به.
    Bunları getirebilmek için pek çok istekte bulunmam gerekti. Open Subtitles تحتّم أن أستيعن بالكثير ممن يدينون لي بجمائل لأخذ هؤلاء.
    Kaç kez babamı bardan toplamam gerekti biliyor musun? Open Subtitles أتعلم كم مرّة تحتّم عليّ سحب والدي من حانة؟
    Yine beni bekleyen bir SWAT ekibi olmadığından emin olmak için etrafı kolaçan etmem gerekti. Open Subtitles تحتّم أن أستقصي النطاق لأتأكد ألّا قوّة عمليّات خاصّة تترقّبني مجددًا.
    Kızı kontrol altına almam gerekti, travma da plasental ayrılmaya sebep oldu. Open Subtitles تحتّم أن أخمدها، والصدمة سببت انقطاعًا مشيميًّا.
    Çok affedersiniz, iş arkadaşıma yardım etmem gerekti. Open Subtitles إنّي في غاية الأسف، تحتّم أن أساعد زميل عمل في شيء.
    Bağlam içinde anlatmam gerekti. Open Subtitles انصتِ، تحتّم عليّ أن أخبره من أجل. مُجاذبة الحديث.
    - Yapmam gerekeni yaptım. - Üzgünüm ama pişman değilim. Open Subtitles فعلت ما تحتّم عليّ، آسف، لكنّي لستُ نادمًا.
    Bir tarafın gitmesinin gerektiği netleşince yapmam gerekeni yaptım. Open Subtitles وعندما بات من الجليّ تحتّم رحيل أحد الجانبين... فعلتُ ما توجّب عليّ فعله
    Ben yapmam gerekeni yaptım. Onları daha iyi yapacağım. Open Subtitles فعلت ما تحتّم عليّ، وسأجعلهم أفضل.
    Onların orada kalmalarını, dışarı çıkmamalarını sağlamak zorundaydım, sağlamak istedim. Open Subtitles تحتّم عليّ ذلك، إذ وددت التأكد بأن يظلّوا فيه وألّا يخرجون منه
    Hastalığın yayılmasını engellemek zorundaydım. Diğer insanların ölümüne engel olmalıydım. Open Subtitles تحتّم أن أمنع انتشار المرض وتحتّم أن أمنع موت الناس الآخرين
    Nasıl bir canavarın böyle bir şey yapabileceğini öğrenmek zorundaydım. Open Subtitles تحتّم أن أتبيّن أي نوع من الوحوش بوسعه فعل كلّ ذلك.
    İstediğin nemlendiriciyi bulabilmek için üç farklı yere gitmek zorunda kaldım ama sonunda buldum. Open Subtitles تحتّم عليّ الذهاب لثلاث اماكن مختلفة لأجلب المرطّب الذي تحبّه، لكن جلبت هذا
    Gelecekteki rahatın için mallarını paraya çevirmek zorunda kaldık. Open Subtitles تحتّم علينا أن نصفي حيازاتك لنضمن راحة مستقبلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus