Tabi, sıradışı bir şey yoktu derken kastettiğim normal şartlar altında, sıradışı bir şey sayılmazdı. | Open Subtitles | بالطبع حين قلت لا شيء غير معتاد ما أقصده هو تحت الظروف الطبيعية |
Doğru şartlar altında, kesinlikle biraz eğilir. | Open Subtitles | تحت الظروف المناسبة بالطبع يمكننى احتساء بعض الكؤوس |
Uygun koşullar altında miselyum büyür ve mantar oluşturur ve asfaltı kıracak şiddette yayılır. | TED | الميسيليوم، تحت الظروف المناسبة، تنتج فطر تنشق بشدة كبيرة قد تحطم الاسفلت |
Çin ve Japonya'daki 18 pirinç sahasını inceledik ve yüzyılın ilerleyen zamanlarında beklediğimiz koşullar altında onları yetiştirdik. | TED | بحثنا في 18 نوع من الأرز في الصين واليابان وزرعناها تحت الظروف التي قد تتوقعوا وجودها في نهايات القرن الحالي. |
Açıkca görülüyor ki bu koşullarda hükümet devam edecek durumda değildir, | Open Subtitles | ,ومن الواضح أن تلك الحكومة لا يمكنها القيام تحت الظروف الراهنة |
...bu halk oylaması, doğru şartlarda yerine getirildiğinde sonucu ne olursa olsun, kabul edeceğiz. | Open Subtitles | أنها اذا تم الإستفتاء تحت الظروف الصحيحة و المناسبة سنقبل بالنتائج |
Normal şartlar altında bunu asla istemezdim ama sen gidince bu isimleri çevirebilecek tek kişi annen. | Open Subtitles | النظرة، تحت الظروف الطبيعية، أنا لن أسأل هذا، لكن أمّك الوحيدون الشخص من يستطيع الترجمة |
Bu şartlar altında "evet" demekten başka bir seçeneğim yok, Sayın Almeida. | Open Subtitles | تحت الظروف الراهنة ليس لدىّ خيار سوى أن أوافق |
Doğru atmosferik şartlar altında kendiliğinden yanabilirsiniz. | Open Subtitles | تحت الظروف الجوية المناسبة من الممكن أن يحدث احتراق تلقائي |
Bu şartlar altında anomali içinde araştırma yapmana izin vereceğim. | Open Subtitles | تحت الظروف العادية ساسمح لك باذهاب ببعثة استكشافية الي ذلك المكان |
Ama doğru şartlar altında, onlara istediğim şeyi gösterebilirim. | Open Subtitles | أو تحت الظروف الصحيحة، قد يستطيعون رؤية رؤى، أنا أقترح عليهم رؤيتها |
Normal şartlar altında olsa, şansımı denerdim ama kötü bir sicilimiz var. | Open Subtitles | تحت الظروف العادية اود ان اجرب فرصي ولكن لدي سجل مخفق في هذا الموضوع |
Bu koşullar altında reklam için ödüyor mu? | Open Subtitles | تحت الظروف الحاليه هل تعتقد أنه سيدفع للأعلان ؟ |
Bu koşullar altında başka seçeneğim yok. | Open Subtitles | لكن تحت الظروف الحالية لا أملك خياراً آخر |
Talihsiz koşullar altında dostlarınız size karşı cephe alabilir. | Open Subtitles | تحت الظروف الخاطئة الأصدقاء .. قد يصبحوا أعداء |
Belirlediğin koşullar altında bunu almak kolay olmadı. | Open Subtitles | لم يكن من السهل إحضار هذا تحت الظروف الحالية |
Ortada, doğru koşullar altında bir terapistle bir hastanın aynı anda hem tedavisel bir ilişki hem de bir seks ilişkisi kurabileceklerini ve bunları tamamen ayrı tutabileceklerini söyleyen yeni bir çalışma var. | Open Subtitles | هنالك دراسة جديدة تقول تحت الظروف الجيده الأخصائي و المريض يمكنهم الحصول على علاقة علاجيه |
Onları en emniyetli koşullarda kurtarmak için çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نَعْملُ الآن لإطْلاق سراحهم تحت الظروف المحتملة الأكثر أمانا |
Umarım olmaz çünkü gergin koşullarda başlayan ilişkiler asla uzun sürmüyor. | Open Subtitles | الأمل لَيسَ، ' سبب، تَعْرفُ، العِلاقات التي تَبْدأُ تحت الظروف الحادّة، هم أبداً لا يَدُومونَ. |
Şef, dinle. Bu koşullarda sakinliğini koruman gerekiyor senin. | Open Subtitles | أنظر أيها الرئيس , تحت الظروف الراهنة يحتم أن تملك زمام نفسك |
- Raylan, en iyi şartlarda bile ilk defa baba olma olasılığı bir adamın yelkenleri suya indirmesine etmesine sebep olabilir. | Open Subtitles | حتى تحت الظروف المثالية منظور المرة الأولى للأبوة قد يشعر الرجل بالتفكك |