"تحجب" - Traduction Arabe en Turc

    • engelliyor
        
    • engelliyorsun
        
    • kapatıyorsun
        
    • bloke
        
    • gizliyor
        
    • kapatıyor
        
    • kapatıyorlar
        
    • engelliyormuş
        
    • kapatmışsınız
        
    Akciğer atardamarına kurşun denk gelmiş. Sol ciğerden gelen kan akışının çoğunu engelliyor. Open Subtitles توجد رصاصة في فرع شريانه الرئوي تحجب أغلب الدم المتدفق من الرئة اليسرى
    Bu orman büyüdükçe, güneş ışığını engelliyor. TED بينما تنمو هذه الغابة فهي تحجب ضوء الشمس.
    Işığımı engelliyorsun. Open Subtitles والآن لو سمحت, أنت تحجب الضوء عني.
    - Dostum, prizi engelliyorsun. Open Subtitles يا صديقي، أنت تحجب مقبس الحائط
    Git başımdan, Dwight. Koca cüssenle, tezgahımı kapatıyorsun. Open Subtitles ابتعد عن هنا يا دوايت أنت تحجب طاولتي عن المشترين
    Eğer zaten içerdelerse sinyalleri bloke olabilir. Open Subtitles إشاراتهم قَدْ تحجب إذا كانوا في الداخل.
    Ama bazı yerlerde... ağaçlar ve binalar görüşü engelliyor. Open Subtitles .. و لكن في بعض الأماكن هناك أشجار أو مباني تحجب الرؤية
    Evet ve suç mahalini görmemizi engelliyor. Kamyonetin tam arkasında. Open Subtitles أجل , و هي تحجب موقع الجريمة إنه خلف الشاحنة تماماً
    Gerçeği engelliyor ve bu da şu an tam ihtiyacımız olan şey. Open Subtitles أنها تحجب الحقيقة وهذا هو ما نحتاجه الان
    Yaydığı sinyal, iletişim ve ışınlama güçlerimizi engelliyor gibi görünüyor. Open Subtitles ويبدو أن إشارته تحجب قدرتنا على الانتقال والاتصال
    Bu imkansız çünkü ağaçlar görüşünü tamamen engelliyor. Open Subtitles ذلك مستحيل، لأن الشجرة تحجب رؤيتها بالكامل من تلك الغرفة.
    Görüşümü engelliyorsun, pislik. Open Subtitles أنت تحجب عني الرؤية،أيها الحثالة .
    Yaratıcılığımı engelliyorsun baba. Open Subtitles أنت تحجب إبداعي يا أبي
    Tabelaları engelliyorsun! Open Subtitles ابتعد انت تحجب المنظر
    Her kimsen çekil önümden. Yiyeceklerin önünü kapatıyorsun. Open Subtitles ابتعد عني أيما كنت ، فأنت تحجب الطعام
    Önümü kapatıyorsun salak! Open Subtitles أنت تحجب الرؤية عني أيها الغبي
    Manzarayı kapatıyorsun, çekil de kendime bir koca bulayım". Open Subtitles "أيها الزنجي، أنت تقف في طريقي". "أنّك تحجب الرؤية، أبتعد عن الطريق لكي أستطيع العثور على زوج ليّ".
    - Karnıma dokunman değil amaşuan elinbebeğin çıkacağı yeri bloke ediyor. Open Subtitles -لا أمانع بأن تلمسي معدتي ولكن يدك تحجب الجزء الذي سيخرج منه الطفل
    Karanlık, tehlikeli ve gezgin yırtıcı hayvanların gelişini gizliyor. Open Subtitles تحجب العتمة وصول كتائب من المفترسات الخطيرة.
    Okul otobüsleri kamerayı kapatıyor dolayısıyla Daniel'in çıkışını göremedik. Open Subtitles الحافلات المدرسية تحجب الكاميرا لذى لم نلاحظ رحيل دانيال
    Şu anda ana kapının giriş yolunu kapatıyorlar ve nöbet değişimlerini zorlaştıracaklar. Open Subtitles هي تحجب المرور من البوابة الرئيسية وستصعب الأمور لتغيير الحراس
    engelliyormuş. Open Subtitles *المفتاح تحت الوسادة* لقد كانت تحجب العلامة
    Arabamın önünü kapatmışsınız. Open Subtitles انها تحجب الطريق عني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus