İki 737 Max uçağı neden düştü? | TED | لماذا تحطمت طائرتان عسكريتان من نوع ماكس 737؟ |
Kullandığı uçak oradan sadece 16 kilometre uzağa düştü. | Open Subtitles | طائرته تحطمت علي بعد 10 اميال من قلعة النسور |
Kurtarma ekibi geldiğinde kaza yerinde bir ceset bulmayı bekliyor olacaklar. | Open Subtitles | إذا كان من المتوقع الانقاذ انها تحطمت على جثة في طوافة. |
Sizin UFO delisi olduğunuz doğru mu? - Hayır, arabamız bozuldu da. | Open Subtitles | UFO هل صحيح أنك مهووس ب - لا ، سيارتنا تحطمت - |
Grace Lauter'ın omurgası ve bacakları kırıldı. | Open Subtitles | جريس لايوتر عمودها الفقرى و أرجلها تحطمت |
Yedi saat önce bir uçak düştü. Gördün mü? | Open Subtitles | هناك طائرة قد تحطمت منذ سبعين ساعه أرايتيها؟ |
American'ın 625 nolu seferi 27 Nisan 1976'da düştü. | Open Subtitles | تحطمت طائرة لخطوط الطيران الأمريكية بالسابع والعشرين من أبريل عام 1976 |
Continental 15 Kasım 1987'de düştü. 1713 nolu sefer, 28 ölü. | Open Subtitles | الكونتنينتال تحطمت في الخامس عشر من نوفمبر عام 1987 بخسائر بلغت 28 إصابة |
Bir tanesi maktulun bulunduğu yere 400 metre uzakta kaza yapmış. | Open Subtitles | سيارة تحطمت عى بعد 400 متر من مكان العثور على الضحية. |
Arabanın kaza yaptığını bilselerdi, eminim onlar bile zamanı uzatırlardı. | Open Subtitles | سوف يقتلون شخصا بريئا يا سيدي كيف يفعلون هذا؟ إذا عرفوا أن السيارة تحطمت كيف يتوقعون منا الوصول في الوقت المحدد؟ |
Amerikan 625 nolu uçuş 27 Nisan, 1976'da kaza yaptı. | Open Subtitles | تحطمت طائرة لخطوط الطيران الأمريكية بالسابع والعشرين من أبريل عام 1976 |
Bunlar heyecan verici olabilir ama ben mahvoldum. Savunmam bozuldu. | Open Subtitles | قد تكونى خفتى بعض الشىء, أما أنا فقد تحطمت , ولم يعد عندى قضية |
Yolda, yani araçlar hasar gördü, camlar kırıldı. | Open Subtitles | وعاقبة لذلك تحطمت السيارات وتهشمت النوافذ |
Saati 4:15 te durmuş belli ki uçak tam o saatte düşmüş. | Open Subtitles | ساعته توقفت على الساعة 4: 15 وعلى ما يبدو عندما تحطمت الطائرة |
Hayır, kazara eline dokundum sonra arkasındaki ayna paramparça oldu. | Open Subtitles | لا ، لمستُ يدهُ بالخطأِ وعندها المرآة التي خلفهُ تحطمت |
Kalbi kırılmış arkadaşınız için daha kolay kılıyoruz. | TED | أبسط قليلًا لصديقتك التي تحادثك تليفونيًا، وقلقة من أنها تحطمت. |
Canlarını alan uçak kazası öylesine sert, öylesine gerçekti ki cesetleri teşhis edilemedi. | Open Subtitles | تحطمت الطائرة وخطفت أرواحهم كان هذا خطيرا و بسيطا ولم يتم تمييز أجسادهم |
Pasifik'e düşen bunlardan birisiydi sanırım. | Open Subtitles | مثل تلك السفينة التي تحطمت في المحيط الهادي |
Bu şerefe ulaşırken kardeşlik ve bir koca mahvoldu. | Open Subtitles | رغم ذلك حصلنا على هذا الشرف ونرى الإخوة تحطمت والزوج يُفقد |
Birkaç taş yıkıldı ama ülkemiz güçlü, birleşik, kararlı ve hiç olmadığı kadar üretken. | Open Subtitles | بعض الحجارة قد تحطمت لكن بلدنا قوية، مُتحدة و عاقدة العزم و أكثر إنتاجا مما قبل |
Umutlarımız parçalandı. Dualar ve merhamet için çok geç. | Open Subtitles | كانت لدينا آمال والآن تحطمت لم يعد بإمكاننا العودة، لم يعد ينفعنا الدعاء |
Bu pencere yakın zamanda, belki de bu sabah parçalanmış. | Open Subtitles | لابد أنّ هذه النافذة قد تحطمت مؤخراً، ربما هذا الصباح. |
Şu an ise, harap olmuş yıldız gemisiyle yere çarpan Amiral Killian ile teması kaybeden Jedi'lar bir Cumhuriyet kurtarma gemisi desteğiyle kurtulanları arıyorlar. | Open Subtitles | الان , تم فقد الاتصال مع الادميرال كيليان عندما تحطمت مقاتلته بحث الجيداي عن احياء بمساعدة سفينة انقاذ الجمهورية |