"تحملينه" - Traduction Arabe en Turc

    • taşıdığın
        
    • taşıyorsun
        
    • tuttuğun
        
    • Karnındaki
        
    taşıdığın hastalıkla ilgili bana söylemek istediğin bir şey var mı? Open Subtitles هل هناك أي شيء تستطيعين إخباري أياة عن المرض الذي تحملينه
    Kim olduğunu ve taşıdığın o asil ismi sakın unutma. Open Subtitles لا تنسي قط من أنتِ، ولا الاسم العظيم الذي تحملينه.
    Doğru, yalnızca yüreğinde taşıdığın iyiliktir. Open Subtitles ليس لديك سوى الحق تحملينه في قلبك
    Onun ölümünün etkisini hâlâ tek başına taşıyorsun. Open Subtitles إنه عبء موتها الذى ما زلت تحملينه
    Önlem için daima yanında taşıyorsun. Open Subtitles إذن، لماذا تحملينه معك؟
    Halbuki aşılanan şey elinde tuttuğun o paketin içindekilerden oluşan bir DNA klonuydu, bir testti. Open Subtitles ما حقنوا به كان نسخة من الحمض النووى الذى تحملينه داخل هذه الحزمة كإختبار
    Karnındaki bebeği korumak için sen neler yapardın bir düşün. Open Subtitles فكري فيمَ ستفعلين من أجل الطفل الذي تحملينه
    taşıdığın sır ne iyi ne de kötü, Open Subtitles السر الذي تحملينه ليس جيدا ولاسيئا
    Abe'le kalmayı seçtiğini anlayacağım, ama bütün kalbimle inanıyorum ki karnında taşıdığın bebek benden. Open Subtitles "لكن أعلم من صميم قلبي أن الطفل الذي تحملينه هو ابني"
    Dee, sen ya da vücudun ya da bebeğin ya da karnının içinde taşıdığın o bebek kuş umrumuzda değil. Open Subtitles ديي، نحن لا نهتم بك أو بجسمك ...أو بطفلك أو بذلك الطير الصغير الذي من المحتمل أنك تحملينه بداخلك
    Tom'un bütün bunları geride bırakıp yardım edeceğini mi sanıyorsun bu vücutta taşıdığın her ne ise yetiştirmek için? Open Subtitles أتظنين أنه سوف يترك كل شيء خلفه ...ويساعدك في تنشئة أيما كان ما تحملينه داخل جسدك؟
    taşıdığın çocuk şüpheye yol açıyor. Open Subtitles الجنين الذي تحملينه هو رمزٌ للشك
    Ancak taşıdığın bebek insan değilse... Open Subtitles لكن إذا كان الطفل الذي تحملينه ليس بشريًا...
    Sana sahip olmak bir de taşıdığın şu çocuğu. Open Subtitles أن أمتلككِ أنتِ والطفل الذي تحملينه
    Tabi tahminim doğruysa, amcam... hayır, babam... senin elinden beni gizlice taşıdığın kutuyu... çoktan almış olması gerekiyor. Open Subtitles فإذا لم يأت عمي, لا بل أبي... فأنتِ ستُهربيني في ذلك الصندوق الذي كنتِ تحملينه حسنــــا
    Bu kadar özenle ne taşıyorsun? Open Subtitles ومالذي تحملينه بحرص شديد؟
    - Ne? Yanında mı taşıyorsun? Open Subtitles -هل تحملينه معك ؟
    Elinde tuttuğun şeyin ne olduğunu biliyor musun, kadın? Open Subtitles هل تعرفين ما الذي تحملينه بيدك يا امرأة ؟
    Kulağında tuttuğun o şeytan icadı da nedir? Open Subtitles ماهذا الجهاز الشيطاني الذي تحملينه حول إذنك؟
    Karnındaki bebek bile sarhoş olacak. Open Subtitles يا إلهي! طفلك الذي تحملينه سيصبح ثملا كذلك
    - Karnındaki bebeği düşün. Open Subtitles فكري بالطفل الذي تحملينه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus