- Edemedim ama çizgiyi aştı Trevor ve biliyorsun ki çizgi aşıldığında durumu idare edemiyorum. | Open Subtitles | - بشكل سيء, لكنه تخطى الحدود, تريفور انت تعلم بأنني استطيع التصرف عندما احد ما يتخطى الحدود |
Bak, nasıl gittiğini bilmiyorum ama her ne olduysa, Nate çizgiyi aştı. | Open Subtitles | إسمع، أنا لا أعرف كيف جرى الأمر هناك لكن يمكننا التأكد من أنه مهما حدث فإن (نايت) تخطى الحدود |
Sharon'ın son iki kocasını taciz etmek yanına kalmış olabilir ama müvekkiliniz bu sefer çizgiyi aştı. | Open Subtitles | موكلك ربما أفلت (بمضايقته لآخر زوجين ل(شارون لكن هذه المرة تخطى الحدود (لدرجة ان (ماركو تدويل |
Standartların dışında çizgiyi aştın... | Open Subtitles | كان أمراً تخطى الحدود |
Standartların dışında çizgiyi aştın... | Open Subtitles | كان أمراً تخطى الحدود |
çizgiyi aştın. | Open Subtitles | ذلك تخطى الحدود |