Beni ailesi saydi ve ben onu terk ettim. | Open Subtitles | لقد جعلني عائلته، وأنا تخليت عنه. |
Adına lanet okudum, onu terk ettim. | Open Subtitles | لقد لعنت اسمه، تخليت عنه. |
Sana yakın olmak için vazgeçtiğim evim. | Open Subtitles | منزل تخليت عنه لكي أكون بالقرب منك |
- Ondan vazgeçtin diyelim. | Open Subtitles | حَسناً، تخليت عنه |
Donger aradı şimdi, onu bıraktığını söyledi, özel bilgisayarından bilgileri almışsın ve bir tomar eski posta pulunu yalamışsın. | Open Subtitles | دونجر أتصل للتو وقال أنك تخليت عنه أخذت المعلومات من جهاز كمبيوتر سري، ولعقت لفة من طوابع البريد النادرة |
- Çünkü ona sırt çevirdin. | Open Subtitles | - لأنك تخليت عنه - |
Ben onu terk ettim. | Open Subtitles | أنني.. أنني تخليت عنه. |
Çaresizken onu terk ettim. | Open Subtitles | تخليت عنه عندما كان عاجزاً |
Bugün olduğum her şey ve vazgeçtiğim her şey onların babama yaptıkları yüzünden ve senin onun için yapamadıkların yüzünden. | Open Subtitles | ... كل ما وصلت له وكل ما تخليت عنه ... كان بسبب ما فعلوه بأبي |
Oğlum Andrew'a ondan vazgeçtiğim için beni affetmesi için yalvarırdım. | Open Subtitles | سأستجدي أبني (أندرو) المغفرة بعد أن تخليت عنه |
Ondan vazgeçtin diye mi? | Open Subtitles | , لأنك تخليت عنه - |
Sadece onu bıraktığını söyle, O tamamdır. | Open Subtitles | فقط أخبرها إنك تخليت عنه. فقط هكذا. |
- Çünkü ona sırt çevirdin. | Open Subtitles | - لأنك تخليت عنه - |