"تخيلي" - Traduction Arabe en Turc

• düşün
• hayal et
• düşünsene
• düşünün
• hayali
• hayal edin
• farz et
• hayal etsene
• farzet
• canlandır

Bunu başkasından duyduğunda canının ne kadar yanacağını düşün bir de.
حسناً ، تخيلي كم سيتألم لو علم بذلك من شخص أخر

Senin dediğin gibi olsaydı neler olurdu bir düşün.
إذا كانت الأمور جرت كما خططتي لها، تخيلي ماذا كان سيحدث

Eğer düşünceler suya bunu yapabiliyorsa hayal et... düşüncelerimiz bize neler yapabilir!
إذا كان هذا تأثير الأفكار على الماء تخيلي ما تفعله الأفكار بنا

Şimdi, gözlerini açana kadar üç yıl geçtiğini hayal et.
تخيلي الآن ان ثلاث سنوات مرت بينما كنتِ مغلقه عينيكِ

Bir düşünsene... birlikte yaşamaya karar verirsek ne kadar güzel olacak.
تخيلي فقط .. كم من الرائع لو قررنا العيش مع بعضنا

düşünsene, kimsenin seni tanımadığı bir yerlere gitmek ne kadar güzel olurdu.
فقط تخيلي كم سيكون رائعا أن تذهبي لمكان لا يعرفك أحد فيه.

Çok güzel zaman geçirdiğinizi ama gecenin sonunda karşınızdakinin nişanlı çıktığını bir düşünün.
تخيلي أنك تقضين وقتاً محبباً وثم في نهاية الليل موعدك ارتبط بشخص آخر

Ne kadar kırıcı ve saldırgan olabildiğini, ve buna rağmen yine de gerçeği söylediğini düşün.
تخيلي كيف يصبح هو دنيئ وشرير وما زالت لا أقول شيء سوى الحقّ.

Buzun sağladığı olanakları bir düşün, ama insanlar farkında değil.
فقط تخيلي إمكانيات الثلج العظيمة التي لا يراها الناس

Bir insanın böyle bir şey yapabilmesi için ne kadar hasta olması gerektiğini bir düşün.
تخيلي كم تكون شخصية مريضة لتقدم على شيء مماثل

Charlotte ve ustası Lucy ile birlikte çıkageldiğindeki şaşkınlığımı düşün.
تخيلي دهشتي يا آنسه داشوود، عندما شارلوت وسيدها أتوا مع لوسي

Bütün bir yıI boyunca bahçende meyve ağaçları ve endişe yok, hayal et.
أشجار الفاكهة في حديقتك طوال العام لا مزيد من المخاوف ، تخيلي ذلك

O komiteyi benim başlattığımı duysa, ne yapardı bir hayal et.
فقط تخيلي ما سيفعل لو عرف أني من أنشأ هذه اللجنة

35,000 fit yükseklikte olduğunu hayal et gök yüzünde süzülüyorsun.
تخيلي نفسك على إرتفاع 35000 قدماً تطيرين عبر سماء صافية

düşünsene buraya yerleşebiliriz. Bunu yapabiliriz, yani eğer kitabım tutarsa.
تخيلي ان نستقر نحن الإثنين هنا و أنا اصدر كتابا

Goffredo, prensesin büyük oğlu. düşünsene, daha 17 yaşında.
غوفريدو هو أصغر أبناء الأميرة إنه في السابعة عشر تخيلي ذلك

düşünsene. İkimiz de aynı kanı taşıyoruz.
تخيلي ان الذي يجري في عروقنا هو نفس الدم

Bir düşünün, Barış Gücü'nde bir Lytton.
تخيلي .. آل ليتون في كتائب السلام. كن حذراً ..

İzlanda'da hayali bir filmin yapımına başladım.
في آيسلندا، وضعت حجر البداية لفيلم تخيلي

Ellerinizi sokabileceğinizi ve bilgisayarın ruhuna dokunabileceğinizi hayal edin.
تخيلي أنك تستطيعين وضع هاتان اليدان بداخله وتتحسين روح جهازك.

O olmadığını farz et. Gerçeği öğrenmeye çalışmış, ama zamanı yetmemiş.
تخيلي أنه ليس الفاعل وكان يحاول معرفة الحقيقة

Ya evlenirsek nasıl olacağını hayal etsene.
تخيلي ماذا سيكون اذا .. تزوجنا أو شئ ما ..

Şimdi senin hikayeni anlatan tek şeyin elin olduğunu farzet.
تخيلي أن يدك هي الشيء الوحيد الذي يخبر قصة عنك

16 yıl sonrasını, onun yaşadığını söylendiğini kafanda canlandır.
تخيلي أنه بعد 16 عام من الآن سمعت أنه لايزال حياً