Büyük küçük bütün çiftliklere su veriyor. | Open Subtitles | لذا فهو يتحكم في تدفق المياه في المزارع الاخرى |
Komuta/Sintine bölümü: Çok fazla su alıyoruz. | Open Subtitles | إلى غرفة التحكم هنا غرفة القاع لقد فقدنا السيطرة على تدفق المياه |
Komuta/Sintine: su girişi yavaşladı. Sanırım, kontrol altına aldık efendim. | Open Subtitles | من القاع للتحكم لقد هدأ تدفق المياه أعتقد أننا نسيطر عليها يا سيدي |
Demek istediğim nehirdeki su akışı ile güneş aktivitesi arasında müthiş bir kolerasyonun olduğu. | Open Subtitles | أعني ، انها علاقة جميلة بين تدفق المياه جريان هذه الأنهار وانتاج الطاقة الشمسية |
Bazı insanlar burada su sesleri duyduklarını söylüyorlar. | Open Subtitles | الناس يقولون أنهم سمعوا صوت تدفق المياه قادماً من تلك الغرفة |
neredeyse kıpırdamazlar, solungaçlarına su yollamak dışında. | Open Subtitles | بالكاد تتحرك الا للحفاظ على تدفق المياه من خلال الخياشيم, |
Çok fazla su aldık, ağırlık bizi karadan kaydırabilir. | Open Subtitles | تدفق المياه إلى الداخل يزيد الوزن، قد يتحطم الجرف |
Sonra su sesi duyuyorum. Bir giderden akan suyun sesini. | Open Subtitles | أكثر من بعض من تدفق المياه |
Philip su artacağını söyledi, bekle. | Open Subtitles | مهلاً، (فيليب) لم يقل أي شيء ... بشأن تدفق المياه الجوفية ... التي ستغزو القبر |