Söylediklerinize bakarsak buraya Bay Trager'ı kiralık katil tutmakla suçlamak için geldiniz. | Open Subtitles | إذن معنى كلامك هل أتيتم لهنا لإتهام السيد (تراجر) بتوظيف قاتل مأجور؟ |
Aslına bakarsanız, Bay Trager çok önemli bir toplantı için ayrılıyordu. | Open Subtitles | في الحقيقة السيد (تراجر) كان مفي طريقه للمغادرة من أجل اجتماع مهم |
Bunu Bay Trager'a göstereceğiz ve çağrışım yaparsa size bilgi veririz. | Open Subtitles | سنعرضها على السيد (تراجر) وسنُعلمكم إذا ظهر أي شئ جديد |
Bir daha söylüyorum, sorularımızı Bay Trager'ın kendisine sormayı umut ediyorduk. | Open Subtitles | مجددًا,كُنا نريد أن نسأل السيد (تراجر) وجهًا لوجه |
Bay Trager'a her iki kurban hakkında bir şey bilip bilmediğini soracağız. | Open Subtitles | سأسأل السيد (تراجر) إذا كان يعلم أي شئ عن الضحيتين |
Ama Trager'in her şeyi kendisinin ödediğini düşünürsek tabii. | Open Subtitles | ولكن هذا يطرح احتمالة أن (تراجر) دفع للأمر بنفسه |
Burada oturup, bir anlaşma karşılığında Wilson Trager'i ele vermen için seni ikna etmem gerekiyor. | Open Subtitles | لذا ,بجلوسي هنا مُحاولًا إقناعك بتسليم (ويلسون تراجر) في مقابل صفقة |
Trager, Dennis Hicks'i öldürmen için sana para ödedi ve sonra Lily Cooper'ı boğulması suçunu üzerine alman için de para ödedi. | Open Subtitles | ..(تراجر) قد دفع لك لقتل (دينيس هيكس) ثم دفع لك مرة آخرى |
Dün geceye kadar Wilson Trager'ın bir tane kiralık katil tuttuğunu düşünüyorduk. | Open Subtitles | حتى الأمس كُنا نعتقد أن (ويلسون تراجر) قد استأجر قاتل واحد |
Ondan bir yıl önce de, Trager Central Park South'ta bir kooperatif satın almak istemiş. | Open Subtitles | وقبل ذلك بعام (تراجر)أراد أن يشتري مؤسسة تعاونية في (سنترال بارك ساوث) |
Madem ne aradığımızı biliyoruz Trager'ın baskı yaptığı diğer insanları bulmaya çalışalım. | Open Subtitles | حسنًا الآن نحن نعلم عماذا نبحث يُمكننا المحاولة لمعرفة أشخاص آخرين أجبرهم (تراجر) |
Trager beni Lily Cooper'ı öldürme gerekçesini sorgulamak zorunda bıraktı ama onun öldürttüğüne eskisinden daha fazla inanıyorum. | Open Subtitles | دفعني(تراجر)للتساؤل عن دافعه لقتل (لي لي كوبر) ولكني مُقتنع مثلما كنت أنه مسؤول عن قتلها |
Bunlar Wilson Trager'ın sorun çözücüler havuzundaki potansiyel adaylar mı? | Open Subtitles | أهؤلاء هم المُرشحون الذين ربما يحلون مشاكل(ويسلون تراجر)؟ |
Trager'ın ihtiyaç duyduğu yeteneklere uyan sabıka kaydıyla o bölgede yaşayan insanlara yoğunlaştım. | Open Subtitles | لقد ركزت على الأشخاص القاطنين بالقرب ولديهم سجل إجرامي يُطابق المهارات التي يحتاجها (تراجر) |
Eğer haklı olsaydık Lily ve Trager aynı kriterleri kullanırlardı. | Open Subtitles | لو أننا على حق فقد استخدم كلًا من (لي لي) و (تراجر) نفس معايير الإختيار |
Ve sanırım bu Wilson Trager'i alt etmenin anahtarı olabilir. | Open Subtitles | وأعتقد أنه سيكون الطريق لإيقاعنا ب(ويلسون تراجر) |
Bayan Trager. Bu Kyle olmalı. | Open Subtitles | -سيدة تراجر لا بد أنه " كايل" |
- Wilson Trager. - Bizi kabul ettiğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | (ويلسون تراجر)- شكرًا لك لرؤيتنا- |
Ama bakın, Bay Trager ne olursa olsun size yardım etmemizi söyledi. | Open Subtitles | ولكن.. لقد سمعتما السيد (تراجر) يأمرنا |
Wilson Trager ile toplantın nasıl geçti? | Open Subtitles | كيف كانت مقابلتك ل (ويلسون تراجر)؟ |