Binanın gerisi merkezî bir bilgisayara bağlı olan kapalı devre kameralarla kaplı. | Open Subtitles | في حين أن بقيّة المبنى به كاميرات تلفازيّة التي ترتبط بحاسوب مركزي. |
Bu şakaların her birisi kesin bir davranışa bağlı. | TED | الآن كل من هذه النكات ترتبط بها سمات معينة. |
Ayrıca arkadaşlarının her birinin adının Japonca'da bir renkle bağlantısı var. | TED | كما أن أسماء الأصدقاء لديها دلالة في اللغة اليابانية ترتبط بالألوان. |
Doğu yakasının tümündeki cinayet işleriyle bağlantısı var | Open Subtitles | إنّها ترتبط بشبكات كثيرة صعوداً وهبوطاً على الساحل الشرقي |
Pek çok güzel anım arabayla yaptıklarım ve filmin hayranı olmamla bağlantılı. | Open Subtitles | ترتبط الأشياء التي كنت قد فعلت مع السيارة أو كجزء من فندوم. |
Ben ilişki kurulacak biri değilim. Tam bir baş belasıyım. | Open Subtitles | أنا لست الشخص الذي يجب أن ترتبط به، أنا ورطة |
Bir vampir, dönüşmeden önceki insan hisleriyle dönüştürene karşı hisleri varsa ancak o zaman efendilik bağıyla bağlanır. | Open Subtitles | مصّاصة الدماء ترتبط بمستسيدها فقط إذا كانت تُكنّ مشاعرًا له قبلما تتحوّل مشاعر بشريّة! |
Ölümü kabullenmek demek fiziksel varlıklar olduğumuzu ve çevresel zehirler hakkındaki araştırmaların teyid ettiği gibi çevreye yakından bağlı olduğumuzu kabul etmektir. | TED | إن قبول الموت يعني قبول أننا كائنات طبيعية تلك التي ترتبط ارتباطا وثيقا بالبيئة، كما أكد ذلك البحث عن السموم البيئية. |
Bu poster benim cep telefonuma kablosuz bağlı, buna dokunduğunuzda, application'a bağlanıyor. | TED | هذه الملصقة مرتبطة لاسلكيا بهاتفي المحمول, وما أن تلمسها حتي ترتبط بتطبيق موجود في الهاتف. |
İyi ya da kötü, Everglades'in hikâyesi özünde insanoğlunun doğal yaşamla ilişkisinin iniş çıkışlarına bağlı. | TED | للأفضل أو للأسواء. ترتبط قصة الأيفرجليد جوهريا بقمم ووديان العلاقة البشرية مع العالم الطبيعي. |
Depresyona bağlı unsurlardan biri de yalnızlık. Yalnızlık da hafıza hırsızı olabiliyor. | TED | العزلة، والتي ترتبط بالاكتئاب، هي لص آخر يسرق ذكرياتنا. |
İnternet trafiğinin büyük bir kısmı, veri merkezlerinde mekik dokumaktadır, binlerce sunucunun birbirine geleneksel elektrik kablolarıyla bağlı olduğu. | TED | الغالبية العظمى من حركة الإنترنت تنتقل داخل مراكز البيانات، حيث ترتبط آلاف الخوادم بواسطة كابلات كهربائية تقليدية. |
Bunların birbiriyle nasıl bir bağlantısı var biliyorum ama nihayet biri noktaları birleştirdiğinde sana ulaşacak. | Open Subtitles | لا أعرف كيف ترتبط تلك الأمور ببعضها البعض و لكن في الأخير سيقوم أحدهم بتوصيل النقاط |
Yani önemli bağlantıları varmış gibi görünen, ama belli nedensel bağlantısı olmayan olayları diyorum. | Open Subtitles | لا,أعني الأحداث التي تبدو مرتبطة بشكل كبير لكن لا ترتبط بسببية ملموسة. |
Killian Mossier ile bağlantısı olmalı. | Open Subtitles | حسناً لا بد و أنها ترتبط الى كيليان موسير بطريقة ما |
Bunların birbiriyle nasıl bir bağlantısı var biliyorum ama nihayet biri noktaları birleştirdiğinde sana ulaşacak. | Open Subtitles | لا أعرف كيف ترتبط تلك الأمور ببعضها البعض و لكن في الأخير سيقوم أحدهم بتوصيل النقاط |
Bizim temel hayatta kalma içgüdümüzle doğrudan bağlantılı. | TED | إنها ترتبط مباشرة بالغريزة الأساسية للبقاء. |
Ve sistem teoristleri bize bir gösterimi değiştirmedeki kolaylığın, modeli geliştirmedeki istekliliğimizle bağlantılı olduğunu söylüyor. | TED | ويخبرنا أصحاب نظريات الأنظمة أن سهولة تغيير العرض التوضيحي ترتبط برغبتنا في تحسين النموذج. |
Alanların birbirleri ile nasıl bir ilişki içerisinde olduğunu gösterecek şekilde fikirleri birbirlerine bağlamanıza izin veriyor, | TED | إنها تسمح لك بربط الأفكار المشتركة وتشير لكيف ترتبط المجالات لبعضها البعض، |
Bir koloni şeklinde davranıyorlar, hepsi birbiriyle ilişki halinde. Bir böcek kolonisi modellendi ve pek çok sayıda da yapılabilir. | TED | وهي تتصرف كسرب والتي ترتبط ببعضها البعض ، وقد صممت على شكل سرب من الحشرات ، ومن الممكن تجميعها بأعداد ضخمة جداً. |
Atomlar su üretmek için neden bağlanır? | Open Subtitles | لماذا ترتبط الذرات لتكون المياه؟ |
Ve bu yardım rica etme eylemi sayesinde onlarla bir bağlantı kurdum ve insanlarla bağlantı kurduğunuzda, insanlar size yardım etmek istiyorlar. | TED | ومن خلال الفعل من سؤال الناس، استطعت ان ارتبط بهم، وعندما ترتبط معهم، الناس يريدون مساعدتك. |
isimli kitabında maddenin kendisi ile ilgili meşguliyetimizi emin bir şekilde yaralıyor. | TED | الخلق: الحياة والقدرة على المحافظة عليها ترتبط ارتباطا وثيقا.. بمداركنا للمادة نفسها. |