"ترتديه" - Traduction Arabe en Turc

    • giyiyorsun
        
    • giydiğini
        
    • giydiğin
        
    • giydiği
        
    • Üzerinde
        
    • taktığın
        
    • üstündeki
        
    • giydin
        
    • giyiyordu
        
    • giyiyor
        
    • taktığı
        
    • giymen
        
    • giymek
        
    • giyme
        
    • giyer
        
    Tamam, kaba kuşlarımı izliyorum. Arkadaşlar Ne cehennem giyiyorsun Open Subtitles ـ مرحبًا، يا رفاق ـ ما الذي ترتديه بحق الجحيم؟
    - Altına pantolonu giyiyorsun anladık da üstüne ne giymeyi düşünüyorsun? Open Subtitles ماذا ؟ لديم بنطال بدلتك ما الذي تنوي أن ترتديه في الأعلى ؟
    Eee, kendimi tutamadım. Onun ne giydiğini sen de gördün. Open Subtitles لم أستطع أن أتمالك نفسي، أنت رأيت بنفسك ما الذي كانت ترتديه
    Bu büyük bir sorun, çünkü giydiğin şey önemlidir. TED وتلك مشكلة كبيرة، لأن ما ترتديه هو أمر مهم.
    Bir çok kadının eteğinin altında giydiği bir çeşit giyecek. Open Subtitles إنّه نوعٌ من الملابس الذي ترتديه أغلب النساء تحت تنّوراتهم
    Sen şimdi bebeğin babasısın ve ona Üzerinde ne yazan t-shirt giydirdin? Open Subtitles انت أب الطفل الآن واخترت أن ترتديه القميص الذي يقول ماذا ؟
    Tıpkı dün gece bir güvenlik görevlisini vururken taktığın gibi. Open Subtitles مثل الذي كنتِ ترتديه عندما أطلقتِ النار على حارس أمن.
    üstündeki gömlekle gerçekten kurbanların kanı var ama kanın sıçrama açısıyla çelişiyor. Open Subtitles قميصك الذي كنت ترتديه, كان عليه دم الضحايا, لكن تفاصيل تسرب الدم لا تتوافق مع تفاصيل نقطة الدخول.
    Aslında ingiliz arkeologların giydiğini değil daha çok ABD'li film yapımcılarının düşündüklerini giyiyorsun Open Subtitles كلا، هذا هو ما ترتديه عالمات الآثار البريطانيات هذه الأيام ولكن في عقل مخرجي الأفلام الأمريكية
    Sen de dünkü kıyafetlerini giyiyorsun. Open Subtitles أنت ترتدي نفس الزي الذي كنت ترتديه ليلة أمس.
    İşte bunları giyiyorsun değil mi? Open Subtitles إنتظر , هذا ليس ما ترتديه في العمل صحيح؟
    Onu bulduklarında ne renk hırka giydiğini biliyor musun? Open Subtitles هل تعرف لون القميص الذي كانت ترتديه عندما وجدوها؟
    Bir zırh yaparım, giydiğini bile anlamazsın. Open Subtitles يمكننى أن أصنع لك درعاً لا تشعر حتى بأنك ترتديه
    Hayır anne içmeyeceğim. Ve şu üç haftadır giydiğin pis kokulu deri giysileri değiştireceksin. Open Subtitles و انك ستغير البنطلون الجلد النتن الذي ترتديه منذ 3 اسابيع
    Bu sabah giydiğin elbise çok hoş, Misty. Open Subtitles هذا فستان لطيف الذي ترتديه هذا الصباح يا ميستي شكرا يا ابي
    Karının giydiği elbise 20 bin kaymeden fazla. Open Subtitles أن الفستان الذي ترتديه يساوى أكثر من 20 ألف ليرة
    Amy Jennings'i bulduğumuzda Üzerinde olan kıyafetler. Open Subtitles هذا ما كانت أيمي جينينغز ترتديه عندما وجدناها
    Boynuna taktığın o taş hâlâ sende mi? Open Subtitles أمازلت تحتفظ بهذا الحجر الذي كنت ترتديه حول عنقك ؟
    üstündeki tişört eşcinsel tişörtü gibi. Open Subtitles القميص الذي ترتديه يليق بالشواذ
    Hazır konusu açılmışken, Brooks Brothers aşkına ne giydin böyle sen? Open Subtitles بالحديث عن ذلك ما الذى ترتديه بحق الأخوه بروكس؟
    O eski resimde bunu giyiyordu değil mi? Open Subtitles لقد كانت ترتديه فىِ تلك الصورة القديمة ، صحيح؟
    Ve bunun altında ne giyiyor olabilirsin genç adam? Open Subtitles وما الذي يمكن أن ترتديه تحت هذا ، أيها الشاب؟
    - taktığı peçe yüzünden yüzünü göremezdiniz. Open Subtitles أن أعرف ذلك , لا يمكنك رؤية وجهها بسبب الخمار الذي كانت ترتديه
    Köle emeğine herkesten çok senin saygı duyman ve onu gururla giymen gerekir. Open Subtitles أنت من بين كل الناس يجب أن تحترمي عمل العبيد و ترتديه بفخر
    Bu pantolonu giymek istemiyorsan, okul kıyafetini giyersin, olur biter. Open Subtitles ان لم ترد ان ترتديه كان عليك ارتداء ملابس المدرسة
    - Tamam, lütfen bir daha giyme. - Tamam, ben de giymeyecektim zaten. Open Subtitles ـ بل كانوا بحاجة إلى ديناصورات حقيقية ـ حسناً، أرجوك لا ترتديه مجدداً
    O elbiseyi herkesin kendisini görebileceği yerlerde giymek hoşuna gidiyor. Yankee Stadyumu'nda bile giyer. Open Subtitles هي تودّ أن ترتديه حيث يمكن لكل شخص أن يراها، في الملعب الأمريكي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus