Gitmesine ben izin verdim şimdi onu hiç kimse bir daha asla bulamayacak. | Open Subtitles | أنا تركتُه يذهب. و لا أحد سيعثرُ عليه مجدّداً أبداً. |
Beni tanımlamasına, yönlendirmesine izin verdim hep. | Open Subtitles | لقد تركتُه يُحدّد هويّتي، يقود بي. |
Sonra konuşmasına izin verdim. | Open Subtitles | ثمّ تركتُه يكلّمني |
Sonra da gitmesine izin verdim. | Open Subtitles | و بعدها تركتُه يرحل |
İşimiz bittiğinde onu orada bıraktım. | Open Subtitles | عندما إنتهينا، تركتُه فوق هناك |
Harika vakit geçiriyorduk ve ben onu orada bıraktım. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}،كنّا نقضي هذا الوقت المذهل ولقد تركتُه ببساطةٍ. |
Beni terk ettiğinde seni almasına izin verdim. | Open Subtitles | وعندما رحل... تركتُه يأخذكِ. |
Kazanmasına izin verdim, Ferg. | Open Subtitles | . (تركتُه يربحُ يا (فيرغ |