"تركوني" - Traduction Arabe en Turc

    • bıraktılar
        
    • izin verdiler
        
    • bıraktı
        
    • terk
        
    • gittiler
        
    • terkettiler
        
    • bıraktıkları
        
    En büyük çocuğun burnunu kırdım, onlar da beni rahat bıraktılar. Open Subtitles أصبحت أدافع عن نفسي كسرت أنف أكبرهم . وبعدها تركوني وشأني
    O küf kokan odada beni 3 saat yalnız bıraktılar. Open Subtitles تركوني وحيدا في تلك الغرفة العفنة لثلاث ساعات أخرى
    Sonraki bir kaç gün beni rahat bıraktılar, sadece Stan ve Dinger'la uğraştılar. Open Subtitles تركوني للايام القادمة وتعاملو مع ستان ودنجر
    Durumum iyiydi, onlar da bana birkaç saat izin verdiler bu akşam geri dönmeliyim. Open Subtitles حالتي جيّدة، لذلك تركوني أذهب لبضع ساعات يجب أن أرجع في الليل
    Arka ofiste uyumama izin verdiler. Open Subtitles جيد , جيد لقد تركوني أنام في المكتب الخلفي الكنبة كانت مريحة
    Çocukken ailem bıraktı ve ardından birkaç yıl önce, büyükbabam. Open Subtitles ابي وامي تركوني عندما كنت طفلاً جدي بعدها ببضعة سنين
    Bedenim bir enkaza dönünce, beni öylece terk ettiler. Open Subtitles وعندما أصبحت حاليا مجرد حطام.. تركوني هكذا وحسب
    Beni öldüremeyeceklerini fark ettiklerinde beni yalnız bıraktılar. Open Subtitles عندما لاحظوا انهم لا يستطيعون قتلي تركوني وشأني
    Bir hayatım vardı, sonra da beni burada çürümeye bıraktılar! Open Subtitles لقد كان لديّ حياة، وبعدها تركوني هنا أتعفن
    Beni minibüste bıraktılar. Benimle işlerinin bittiğini söylediler. Open Subtitles لقد تركوني في السيارة فقط و قالوا أنهم انتهوا من أمري
    Şartlı tahliye kuruluyla bir görüşmem vardı ve beni serbest bıraktılar. Open Subtitles كان لدي مقابلة مع لجنة الإفراج المشروط، وهمّ تركوني أخرج.
    Beni çıkaracaklar buradan diye düşünürken onlara makineyle ilgili bilgi veremeyeceğimi anlayınca beni orada çürümeye bıraktılar. Open Subtitles أعتقدت أنهم يريدون اخراجي من هنا وعندما وجدوا أني لن اخبرهم شـيئا عن الجهاز تركوني لأتعفن في السـجن
    Alzheimer hastası olduğumu söylediler ama değilim ve beni burada bıraktılar. Open Subtitles قالوا أنني مصابة بمرض الزهايمر وأنا لست مصابة به، وقد تركوني هنا
    Yeni yere taşırken seni meşgul etmem için beni burada bıraktılar işte. Open Subtitles لقد تركوني هنا ليبقوكِ مشغولة بينما ينتقلون لمكان جديد
    Şansıma, kefaletimi kredi kartımla ödememe izin verdiler. Open Subtitles و لحسن الحظ تركوني أدفع كفالة نفسي ببطاقة إئتماني
    Sınav süresi bittikten sonra devam etmeme izin verdiler. Open Subtitles لقد تركوني أكتب لمدة أطول بعد انقضاء الساعات الثلاث.
    Sonunda müşterilerle temas edebileceğim bir iş yapmama izin verdiler! Open Subtitles لقد تركوني أخيراً أتفاعل مع الزبائن
    Sonunda polisler kıçımı kovalamayı bıraktı gibi bu sayede tüm bu olanlar için sigorta parası alabileceğim. Open Subtitles يبدوا ان الشرطة قد تركوني و شأني لذا سأخذ تأمين بسبب كل هذا
    Ailem bana kötü davrandı beni soyutladı, boşlukta bıraktı. Open Subtitles عائلتي فعلت لي أشياء.. جردوني من ملابسي، تركوني..
    Beni Amiral rütbesiyle ödüllendirdiler ve beni kendi aletlerimle terk ettiler. Open Subtitles لقد كافئوني بمنحي ربته أميرال و تركوني لأفعل ما شئت
    Kazık attılar bana, son anda başka işe gittiler. - Ben de bunları buldum. Open Subtitles اخرى وجهة واتخذوا تركوني انهم الرجال هؤلاء على تحصلت انا لذا
    Şimdi ise beni burada ölüme terkettiler. Open Subtitles الآن تركوني جميعهم هنا أواجه الموت
    Beni öldü diye bıraktıkları zaman onların yüzlerini görüyordum. Open Subtitles حتى لما تركوني كالميت انا كنت ارى وجوههم

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus