"تركيبة" - Traduction Arabe en Turc

    • kombinasyon
        
    • formül
        
    • kombinasyonu
        
    • formülü
        
    • yapısı
        
    • karışım
        
    • formülünü
        
    • yapı
        
    • yapısını
        
    • şifresi
        
    • formülünün
        
    • karışımı
        
    • birleşim
        
    • şifresini
        
    • bileşik
        
    Bu, 140.000 farklı kombinasyon eder. TED هذه بالفعل أكثر من 140000 تركيبة مختلفة.
    Resmi kıyafetten spor kıyafete 120 farklı kombinasyon oluşturabilirsin. Open Subtitles كلّ ذلك يؤدّي إلى 120 تركيبة بدايةً من الملابس الفخمة وصولاً إلى الرّياضيّة
    Taylor, Dr. Bull'un seni elinde sihirli bir formül olduğuna, jürinin gerçekleri görmek yerine seni muaf tutacağına inandırdığını biliyorum. Open Subtitles تايلور،أعلم أن دكتور بول قد أقنعك أنه لديه تركيبة سحرية من نوع ما ستجعل المحلفين يتخطون الوقائع و يقومون بتبرئتك
    Ama hayatımızın kalitesini ilgilendirecek şekilde ışığın ve karanlığın kombinasyonu hakkında daha fazla konuşmak istiyorum. TED ولكني أود التحدث في أمر أعمق .. حول تركيبة الضوء والظلام والتي يمكن فيها رمزية لحياتنا
    Beyazın formülü gücünü ve sağlığını tekrar kazanmana yardım edecek. Open Subtitles تركيبة المادة البيضاء سوف تُساعدك على أستعادة قوّتك , عافيتك
    Binanın yapısı göz önüne alındığında, casus kamera konuşlandırmaktan başka çaremiz yok. Open Subtitles بالنظر إلى تركيبة المبنى لا توجد طريقة لنشر آلة تصوير تجسّسية بداخله
    Kötü şans ve iyi fikirler! Bu tehlikeli bir kombinasyon, Priya! Open Subtitles الحظّ السيئ والعقل الحادّ انه تركيبة خطرة، بريا
    Bunun, aile meseleleriyle aynı anda olması, kötü bir kombinasyon oluşturdu. Open Subtitles ..عندما تتصعّد الأمور وتصل الى مرحلة بنفس الوقت مع مشاكل العائلة.. انها فقط تركيبة سيئة
    İkinci eş, geç gelen çocuk, Yorkshire'lı olmayan bir kadın -kötü kombinasyon. Open Subtitles الزوجة الثانية , طفل متأخر , لا أمرأة يوركشاير تركيبة سيئة
    Ama, üstüne basarak söylemeliyim ki, hiçbir formül hiçbir zaman tüm vakaları kapsayamaz. Open Subtitles لكن علي التركيز على هذه النقطة ليست هناك اي تركيبة
    Sen sihirli formül bir tür için arıyor gibi lt bana geliyor, ve sadece bir tane değil. Open Subtitles يبدو لي أنك تبحثين عن تركيبة سحرية و لا يوجد واحدة
    Çünkü insanlar sizi önemli, güçlü ve eşsiz iki anahtar özelliğin kombinasyonu olarak görür: Yetkili ve sıcakkanlı, arkadaş canlısı ve akıllı. TED لأن الناس يرونك كشخص مهم وقوي، وهي تركيبة فريدة من خاصيتين رئيسيتين: الحماس والجدارة، والود والذكاء.
    Açık olan ilk şey, Hedge'in biri çalışana kadar her kombinasyonu denemesinin bir yolunu bulmanız gerektiğidir. TED الأمر الأول الواضح هو أنك تحتاج لطريقة من أجل هيدج أن يقوم بتجريب كل تركيبة حتى تعمل واحدة.
    Görünmezlik formülü, organik hücrelere hücum eder. Open Subtitles تركيبة القابلية على عدم الرؤية تهاجم الخلايا الاصلية العضوية
    Bu prensip bize insan yaşamının yapısı üzerine de iç görü verebilir. TED قد ينير هذا المبدأ بصائرنا بشأن تركيبة الحياة البشرية.
    Tuhaf bir karışım ama işe yarıyor. Open Subtitles أقصد، إنّها تركيبة غريبة لكنّها ناجحة بشكل ما.
    Zamanla dümenin bir formülünü bulduklarını düşündüler. Open Subtitles و بالتدريج ادركت انه ييضيفون تركيبة على الفخ
    daha serpintili bir yapının merkezi. Bu yapı da kümenin gömülü olduğu karanlık madde. TED ولكن في تركيبة موزعة ومنتشرة. وتلك هي المادة المظلمة التي تحتوي ذلك التجمع من المجرات ، حسنا.
    Öyle ki, bir tek kadını incelemek suretiyle bütün bir ülkenin yapısını ve ideolojisini okuyabiliyordunuz. TED ذلك بطريقة ما ، من خلال دراسة امرأة، يمكنك قراءة تركيبة وفكر البلاد.
    Dolabının şifresi olmalı, değil mi? Open Subtitles لابدّ أن تكون تلكَ تركيبة خزانة ، أليس كذلك؟
    Ya da daha uzun ve karmaşık bir kimya formülünün parçası. Open Subtitles أو مقتطعات من تركيبة كيميائية طويلة مفصلة
    Tüm istihbarat gösteriyor ki kendisi güzellik, zeka ve tutkunun ölümcül bir karışımı. Open Subtitles جميع المعلومات التي لدينا تقول بأنها صابحةُ تركيبة قاتلة من الجمال، والعقل والطموح.
    Korkmuş ve silahlı, iyi bir birleşim. Open Subtitles خائفة وأحمل مسدساً ، هذه تركيبة جيدة ، هل تود المجازفة ؟
    Ofisindeki o çelik kasanın şifresini bana ver... çocuklarla sessizce oraya girip... tıs çıkarmadan bize ait olanı alır... geri kalanını da sana getiririz, ya da olduğu gibi orada bırakırız. Open Subtitles إعطينى تركيبة الأرقام لتلك الخزنة الحديدية الكبيرة فى مكتبك وأنا والأولاد سنتسلل الى هناك بهدوء تام و نأخذ الذى لنا ونحضر لك الباقى أو نتركها هناك بخير وسلام هذا حسب قرارك
    İcat ettiğiniz ve kullandığınız her bir kimyasal bileşik tıpatıp size benzeyen gerçek bir kişiden yapılmakta. Open Subtitles فخلف كل تركيبة كيميائية تخترعونها, وتستعملونها, هناك إنسان مثلكم تماماً,

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus