Richie'nin pantolonunun bilek hizasındaki şu sarı yapışkan tozu görüyor musunuz? | Open Subtitles | كما تريان هذا المسحوق الأصفر الدبق على بنطاله منتشراً بارتفاع الكاحل؟ |
Şu tacı görüyor musun, hanedan armasının üzerinde duruşunu? | Open Subtitles | هل تريان هذا التاج يحوم حول معطف من الاذرع ؟ |
- Bütün gün birbirinizi yeterince görmüyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تريان بعضكما بما فيه الكفاية طوال اليوم؟ |
Dinlenmek istediğini görmüyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تريان بأنه يريد أن يرتاح ؟ |
Gördüğünüz gibi ne bir acemilik ne de bir resmiyet var. | Open Subtitles | نحن هنا بسطاء كما تريان لارسميات ولا أشياء غريبة |
Neyse,Gördüğünüz gibi kendimi temizledim. | Open Subtitles | على أية حال، أظنكما تريان أنني أصبحت نظيفة الآن |
Siz ikiniz, bu maskeye bakınca ne görüyorsunuz? | Open Subtitles | وأنا ناظراً إلى القناع ماذا تريان كلاكما |
Bu dövemelerin içinde hiç kuş görüyor musunuz? | Open Subtitles | هل تريان أي طيور في هذه الوشوم ؟ |
Nasıl yaşamaya mahkum edildiğimi görüyor musunuz? | Open Subtitles | هل تريان طريقة عيشي المكرهة؟ |
Şu küçük kıpırtıyı görüyor musunuz? | Open Subtitles | هل تريان هذا الارتجاف البسيط؟ |
Ama gözlerim delirmiş bir kadın görüyor. | Open Subtitles | عيناي تريان زوجة مجنونة |
El yazısını görüyor musun? | Open Subtitles | وهل تريان خطّ يده؟ |
Yetişkin duygular hissettiğimi görmüyor musunuz? | Open Subtitles | اصمتا! ألا تريان أنني أمر بمشاعر بالغين؟ |
Fakat Ahab'a hizmet etmekle onun günahına ortak olduğunuzu görmüyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تريان أننا بخدمتنا لـ(آخاب) فإننا نشاركه بكفره؟ |
İkiniz hala birbirinize aşık olduğunuzu görmüyor musunuz? | Open Subtitles | ألا تريان أنكما متحابان؟ |
Neler olduğunu görmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تريان ما يحدث؟ |
Tabelaları görmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تريان الافتة؟ |
Merhaba, canlarım! Gördüğünüz gibi korkunç oğlunuz elimde. | Open Subtitles | مرحباً يا عزيزتاي، أنا كما تريان أحتجز ابنكما المرعب |
Gördüğünüz gibi, kendini çok iyi bir şekilde başkalarına benzetebiliyor. | Open Subtitles | كما تريان لقد توقف عما كان يفعله |
Doğru, Pesel ile kalırken tifüs hastalığına yakalanmıştım ama, Gördüğünüz gibi iyileştim, ve şimdi... | Open Subtitles | بالفعل كنت مصاباً بالتيفوس عندما مكثت عند (بيسيل)، ولكني تعافيت كما تريان الآن والآن أنا... |
Ancak birbirinizi hep görüyorsunuz. Pek değil. | Open Subtitles | و لكنكما تريان بعضكما بعض كثيراً |
Bu tarz şeyleri çok sık mı görüyorsunuz? | Open Subtitles | هل تريان مثل هذه الأمور عادة ؟ |
Sonuçlarını görüyorsunuz. | Open Subtitles | ها أنتما تريان النتائج. |