Sizi burada bulmalarını istemezsiniz. Gitseniz iyi olur. | Open Subtitles | لا تريدهم أن يجدوكَ هنا من الأفضل أن تذهب |
Şehit olmalarını istemezsiniz diye düşündüm. | Open Subtitles | لم أعتقد أنك تريدهم أن يكونوا شهداء |
Size ait olan bir şeyin onların eline geçmesini istemezsiniz. | Open Subtitles | لن تريدهم أن يمتلكوا اي شيء عليك |
Bu, bana kendi ''güç'' tanımımı çağrıştırıyor. Basitçe şöyle diyebiliriz: başkalarına istediğiniz şeyleri yaptırma kabiliyeti. | TED | وهذا يحيلني إلى تعريف القوة، وهو ببساطة: القدرة على جعل الآخرين يقومون بما تريدهم أن يقوموا به. |
Bazen oldukça olumlu bir versiyondan geliyordu-- "Kendinize nasıl davranılmasını istiyorsanız, başkalarına da öyle davranın" | TED | بعض الأحيان يأتي بمفهوم إيجابي -- " دائماً عامل الآخرين بما تريدهم أن يعاملوك به." |
- Sana inanmıyorum. - Bence senin bana yalvarmanı görmelerini istemiyorsun. | Open Subtitles | أعتقد أنك لا تريدهم أن يروك أنك البادئ بالأمر |
Ciddi soruyorum, niçin şarkı söylemelerini istemiyorsun? | Open Subtitles | بجدية ، لماذا لا تريدهم أن يقوموا بالغناء ؟ |
Tüm o zengin yiyecekleri ve ağır sosları, onların yemesini mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | هل تريدهم أن يأكلوا طعامنا الوفير بوقاحتهم الغليظة؟ لا. |
Onların daha fazla insan öldürmesini mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | تريدهم أن يقتلوا المزيد من الناس؟ |
— Onların eşcinsel olmasını istemiyorsun? — İstemiyorum. | Open Subtitles | أنت لا تريدهم أن يكونوا مثليين- كلا لا أريد- |
Biliyorum, seni o şekilde görmelerini istemiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تريدهم أن يروك بهذه الطريقة |
Her yemekte sufle yemelerini mi istiyorsunuz? Ve de kruvasan? | Open Subtitles | هل تريدهم أن يتناولوا (السوفليه والكورواسون) عقب كل وجبة؟ |