Çünkü inanıyorum ki o Yaşamak istiyor..di mi ? | Open Subtitles | لأني أصدق أنك تريد أن تعيش تريد أن تعيش ،، أليس كذلك ؟ |
Madem seni sevmiyorsa, seninle neden Yaşamak istiyor? | Open Subtitles | لماذا تريد أن تعيش معك، في حين أنها لا تحبكِ؟ |
Eğer beraber yaşamak istiyorsan, aramızda bir dialog ve saygı olmalı. | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن تعيش معا, يجب أن يكون هناك حوار والاحترام. |
Gitmek istiyorsan, toksik atıklarda yaşamak istiyorsan, yemekte fare yemek istiyorsan, sen bilirsin. | Open Subtitles | أنت تريد أن تذهب .. تريد أن تعيش مع مخلّفات سمّية .. تريد أن تأكل الفئران في العشاء .. |
Ne zaman ki bip bip bip sesini duydunuz, bir şeyler yapsanız iyi olur demektir, çünkü eğer Yaşamak istiyorsanız tıbbi müdehale almanız gerekecek. | TED | و عندما يصفر، عليك أن تتصرف لأنك إذا كنت تريد أن تعيش ، عليك أن تحصل على بعض العلاج الطبي |
5 gündür ortada yoksun.Artık benimle birlikte yaşamak istemiyor musun? | Open Subtitles | كنت قد ذهبت لمدة 5 أيام . هل تريد أن تعيش معا بعد الآن ؟ |
Nola, kardeşini istiyor, sen de Yaşamak istiyorsun. O yüzden kardeşinin yerini söyle gitsin. | Open Subtitles | هي تريد أخاها، وأنت تريد أن تعيش لذا، أخبرها بمكان أخيها |
Adeta yeniden yaşamak ister gibiydi. Bir şekilde sonucunu değiştirebileceğini umuyordu. | Open Subtitles | بدا الأمر وكأنها تريد أن تعيش الأمر وكأنها تريد أن تغيّر النتائج بطريقة ما |
Bizimle Yaşamak istiyor. Gandici de kabul etti. | Open Subtitles | تريد أن تعيش معنا و غاندي وافق |
Kızım burada Yaşamak istiyor işte. | Open Subtitles | هذا المكان الذي تريد أن تعيش به إبنتي |
Hayır, evde doğurmayı tercih etti çünkü Taş Devri'nde Yaşamak istiyor kendisi ve müsait mağara da bulamadık. | Open Subtitles | "لأنها تريد أن تعيش بالعصر الحجري ولكن لم يتواجد كهف متاحًا". |
- Çünkü benimle Yaşamak istiyor. | Open Subtitles | لأنها تريد أن تعيش معي |
Hayır, uzun yaşamak istiyorsan hayır. | Open Subtitles | كلاّ، ليس إذا كنت تريد أن تعيش لوقتٍ طويل. |
Eğer yaşamak istiyorsan bundan çok daha fazlasını söylemen gerekecek. | Open Subtitles | ادا كنت تريد أن تعيش عليك ان تقول لي أكثر من ذلك بكثير |
Böyle yaşamak istiyorsan, senin kararın. | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن تعيش مع ذلك، هو قرارك. |
Siz bilirsiniz. Eğer küflerle ve mantarlarla Yaşamak istiyorsanız. | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن تعيش , كما تعلم مع الأبواغ , مع الفطريات |
Daha uzun Yaşamak istiyorsanız, ellerinizi kendinize saklayın. | Open Subtitles | إذا كنت تريد أن تعيش لفترة أطول، واصلتم أفضل يديك لنفسك. |
Orada yaşamak istemiyor. | Open Subtitles | انها لا تريد أن تعيش هناك، هذا كل شيء. |
Bu kadın bu adamla yaşamak istemiyor. | Open Subtitles | هذه الامرأة لا تريد أن تعيش معه |
Sen şimdi hayatının geri kalanını Yaşamak istiyorsun bil ki bir gün bir gün evlat seni bulacağım. | Open Subtitles | الآن هل تريد أن تعيش بقية حياتك .. وأنت تعرف أنه في يوم ما يوما ما يا بني سوف اجدك |
Oğlun, torunun, sen ve binlercemiz kaçınılmaz dönüşe gidiyoruz ve sen gerçekten özgür iradenin olmadığı bir dünyada mı Yaşamak istiyorsun? | Open Subtitles | وهذا هو ابنك، حفيد الخاص بك، أنت، آلاف آخرون أن وحتما سوف يعود. وكنت حقا تريد أن تعيش في عالم بلا إرادة حرة؟ |
Kalan hayatını plastiklerin ardında yaşamak ister miydin? | Open Subtitles | هل تريد أن تعيش بقية حياتك وراء البلاستيك ؟ |
öyleyse... her gün sonuna kadar yaşamak istediğini söyledin. | Open Subtitles | صباح الخير إذاً لقد قلت بأنك تريد أن تعيش كل يوم , على أكمل وجه |
Eğer Castro'dan daha fazla yaşamak istiyorsa kalbini düzeltmeliyiz. | Open Subtitles | إذا كانت تريد أن تعيش أطول عليا أن نعالج قلبها |
- O zaman Don 'la peynir evde yaşamak istemiyorsun. | Open Subtitles | لذلك كنت لا تريد أن تعيش مع دون في منزل الجبن؟ |