"ترينهم" - Traduction Arabe en Turc

    • gördüğün
        
    • görüyor
        
    • görüyorsun
        
    • göremezsin
        
    • gördüğünde
        
    • göremezsiniz
        
    Onları gördüğün zaman tanırsın. Gözleri aynı bu hisle dolu bakar. Open Subtitles ستعرفينهم عندما ترينهم سيبدو بمثل تلك المشاعر
    Karşında gördüğün adamlar ve daha birçokları, mağaraların derinliklerine inerdik. Open Subtitles الرجال الذين ترينهم وكثير غيرهم استوطنوا عميق الكهوف.
    Onları görüyor musun? Benim gördüğüm gibi görüyor musun? Open Subtitles هل ترينهم. هل ترينهم مثلما أراهم.
    - Onları görüyor musun? Open Subtitles ـ هل ترينهم ؟
    Suç mahalline gelmen çok komik,onları yattıkları yerde görüyorsun,ilk baktığın yer onların gözleri. Open Subtitles إنه مضحك ، تحضرين إلى موقع الجريمة ، ترينهم ممددين هناك أول شيء تنظرين إليه أعينهم
    Birini tanıdığını düşünüyorsun, sonra birden gerçek benliğini görüyorsun ve onlar...küçük piçler. Open Subtitles تظنين أنكِ تعرفين أحداً ثم فجأة ترينهم على حقيقتهم ... ويكونون هؤلاء الأطفال الأوغاد
    Bir daha avukatla konuşursan, üç çocuğu da Meksika'ya götürürüm ve onları bir daha göremezsin. Open Subtitles إذا تحدثت إلى محامٍ مرة أخرى، سوف آخذ الأطفال الثلاثة إلى المكسيك، ولن ترينهم مرة أخرى إطلاقاً.
    gördüğünde bu numarayı aramanı istiyorum Open Subtitles عندما ترينهم اتصلي بهذا الرقم فيأتي أحدهم ليأخذك
    Şu anda Metodistler var mesela. Onları çok sık göremezsiniz. Open Subtitles هناك بعض الجماعة الميثودية وغالباً ما ترينهم
    Ben, burada gördüğün insanlar bizler basitçe tarihin koruyucularıyız. Open Subtitles أنا والاشخاص الذين ترينهم هنا نحن ببساطة حرّاس التاريخ
    Her gün gördüğün o insanlar var ya? Open Subtitles أتعرفين أولائك الناس الذين ترينهم كلَّ يوم؟
    Ben, Beanie ve burada gördüğün kıt kanaat geçinip oradan oraya sürüklenen çocuklar gibi. Open Subtitles أنا و " بينى " و بقية هؤلاء الصبية الذين ترينهم هنا
    Benimle şehirdeki en sıkı partiye gitmektense... yerinden kıpırdamayan Atlantic City'ye gitmeyi... her zaman gördüğün arkadaşlarınla birlikte olmayı mı tercih ederdin? Open Subtitles تفضّلين الذهاب إلى مدينة أتلانتيك ما دائما سيكون هناك مع أصدقاء ترينهم دائما بدلا من أن تذهبي إلى الحفل الأكثر إثارة في البلدة, معي؟
    - Onları görüyor musun? Open Subtitles -هل ترينهم ؟
    Onları yine görüyorsun, değil mi? Open Subtitles أنتِ ترينهم مجدداً , أليس كذلك؟
    Onları tehdit gibi görüyorsun. Open Subtitles إنّما ترينهم...
    Bana her ne istersen yapabilirsin, ...ama çocuklarıma zalim olamazsın, ...yoksa bu akşam ayrılız, ...bir daha asla ama asla ne beni ne de onları göremezsin. Open Subtitles ولن ترينهم أو لن تريني مجدداً أبداً إذهبوا!
    Onları asla göremezsin. Open Subtitles لا ترينهم ابداً
    Ve lütfen gördüğünde kraliyet ailesine hakkımda tek kelime dahi duymayacaklarını ilet. Open Subtitles وأرجوكِ أكّدي للأسرة المالكة عندما ترينهم... أنهم لن يسمعون منّي أي شيءٍ...
    Çocuklarınız da koruyucu aileye verilir ve onları bir daha göremezsiniz. Open Subtitles وسيوضعون أطفالكِ لتبني ولن ترينهم أبداً

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus