"تزوجتِ" - Traduction Arabe en Turc

• evlendin
• evliymişsin
• evliydin
• evlendiniz
• evlenmişsin
• evlenip
• evlisin
• evlendiğin
• Evlendiğini
• evlenmiştin
• evlendiğiniz

Bir çocukla ve bir ihtiyarla evlendin ama.
أتريد أن يسمعوك في الخارج ؟ لقد تزوجتِ من فتى ثم من رجل كهل

Daha yeni evlendin. Biraz zaman ver alışacaksın.
لقد تزوجتِ للتو ، كما تعلمين انتظري بعض الوقت ، وستعتادين على ذالك

Yaşamak için güzel bir yer buldum, ve sen de tekrar evlendin.
و وجدت المكان الأجمل للعيش فيه و أنت أيضاً، تزوجتِ مجدداً

Bir zamanlar evliymişsin, öyle mi?
قالت أنك تزوجتِ ذات مرة، أليس كذلك؟

Belki de yanlış kişiyle evliydin. Belki de en kötü kısmı bitti.
لقد تزوجتِ بالفعل من الرجل الخطأ و حصلت على الجزء الأسوأ معه

Yoksa burada mı evlendiniz?
هلّ هذا هو المكان الذي تزوجتِ فيه ؟

Yanlış adamla evlenmişsin, hepsi bu.
لقد تزوجتِ الرجل الغير مناسب هذا هو كل ما فى الأمر

Evet ama sonunda sağlam biriyle evlendin.
أجل , لكنكِ تزوجتِ بشخص يمكن التنبؤ بتصرفاته

Yerinde duramayan bir adamla evlendin.
أعني, أنكِ تزوجتِ رجلا لم يتمكن من الصمود

Cinayetten içeride olan bir adamla evlendin.
فلقد تزوجتِ رجلاً في السجن متهم بجريمة قتل

Daha ne kadar özel olacak. Beş kez evlendin.
أنّى له يكون يومًا مميّزًا في حين أنّكِ تزوجتِ خمس مرّات؟

Fakat babam sana güvenmedi ve sen onunla evlendin.
لكن أبي لم يثق بكِ و تزوجتِ بـه

Buna rağmen Bart'la evlendin ve şimdi o da öldü.
و تزوجتِ (بارت) على كل حال، و الآن هو ميّت

Ama anlatmış olmalısın, yani evlendin...
ولكنك بحتِ لأحد بالتأكيد بسرك، أنت تزوجتِ...

Niye gittin o ufaklikla evlendin?
لماذا تزوجتِ بهذا الرجل الضئيل؟

Niye gittin o ufaklıkla evlendin?
لماذا تزوجتِ بهذا الرجل الضئيل؟

Hadi ama, sadece başka bir iblis daha olamaz, onunla evliydin.
هيا،لا يمكن أن يكون هو فقط شيطان آخر فقد تزوجتِ من هذا الرجل

Burada mı evlendiniz majesteleri?
هل تزوجتِ هنا يا صاحبة السمو؟

Buna sapıkça diyorsan yanlış adamla evlenmişsin.
لذا إذا كنت تظنين أن هذا غريب، فلقد تزوجتِ بالشخص الخاطئ.

En son bir ayak hastalıkları uzmanı ile evlenip Indiana'ya taşındığınızı duymuştum.
أنتظرِ, آخر ما سمعت, أنكِ انتقلتِ إلى انديانا و تزوجتِ بطبيب أقدام

Yaşamayı seviyorum çünkü sen bütün büyükleri kaybedenle evlisin ve kendi tatlı yöntemin gitti Benim açımdan büyük bir şans daha iyi bir hayat kurmak için onun uzak durmasıdır.
أنا أعيش هكذا لأنكِ تزوجتِ أكبر فاشل... وأكملتِ في طريقك الجميل، بينما قام هو بإضاعة فرصتي لحياة أفضل

Bir asker ile evlendiğin için baban çok mutlu olmuştur.
لابد وأنَّكِ أسعدتِ والدك.. وأنَّكِ تزوجتِ ظابطاً بالجيش.

Bir tanesiyle Evlendiğini sanıyorsun ama aslında bütün çete ile evleniyorsun.
تعتقدين بأنكِ تزوجتِ شخص ، لكنكِ في الحقيقة ستتزوجين جميع القبيلة

Onun sevdiği adamla yeni evlenmiştin. Karanlıktı.
كنتِ تزوجتِ الرجل الذي أحبّته لتوّكِ كان الجوّ مظلماً

Paul ile evlendiğiniz zaman, günün birinde hapisten çıkabileceği hiç aklınıza gelmedi mi?
.. (إذاً، عندما تزوجتِ (بول لم يخطر ببالكِ أنه قد يخرج من السجن يوماً ما؟