Artık veriler en önemli varlık olarak arazi ve makinelerin yerini alıyor. | TED | والآن تستبدل البيانات كلًا من الأرض والآلات كأهم شيء. |
İnsanların yerini makineler alıyor, sanki insan kalmamış gibi. | TED | تستبدل الناس كأنها اختفت من على وجه الأرض. |
...saç çizgisi yerine oturur ve yeni dişler yerini alır. | Open Subtitles | يثخن الجلد نمط الشعر يتحدد والاسنان اللبنية الصغيرة تستبدل بالاسنان الدائمة |
Burada uzayan yazlar, kozalaklı ağaçların yerini geniş yapraklı ağaçlara bırakmasını sağlar. | Open Subtitles | فصول الصيف هنا طويلة بما يكفي لكي تستبدل الأشجار الصنوبريات. |
Onun hayatının seninkiyle değiştirileceğini biliyordun. | Open Subtitles | علمت أن حياتها كانت سوف تستبدل بحياتك |
Burada uzayan yazlar, kozalakli agaclarin yerini genis yaprakli agaclara birakmasini saglar. | Open Subtitles | فصول الصيف هنا طويلة بما يكفي لكي تستبدل الأشجار الصنوبريات. |
Annenin yerini tutamaz ama dediğimi yapmak zorundasın. | Open Subtitles | هي لن تستبدل محل أمك لكن أفعلي ماتقوله لكي |
Ama tam zamanlı ebeveynin yerini tutmaz. | Open Subtitles | و لكنها لا تستبدل والدين على مدار الساعة |
Cehennemdeki azap bile, özellikle kendisinden daha ölümcül genç bir kadının, yerini almaya çalışarak hor görmesi, buna maruz kalan kadının azabıyla kıyaslanamaz. | Open Subtitles | غضب الجحيم لا يقارن بغضب المرأة خصوصا عندما تكون تلك المرأة على وشك أن تستبدل بنسخة أصغر وأشد فتكا منها |
Kaybettiğin bir çocuğun yerini, kurtaramayacağın bir çocukla doldurma! | Open Subtitles | لا تستبدل طفلاً خسرته بطفل لا تستطيع إنقاذه |
Hepsinin yerini bir çürük aldı. - Kıçımda. | Open Subtitles | . الآن تستبدل بكدمة حادة فى مؤخرتى |
Büyükannesinin yerini alan kız bu harika bir plan, Jess. | Open Subtitles | تلك خطةً عظيمة، (جيس) أن تكوني الفتاة التي تستبدل جدته |
Konuşmaların yerini cevapsız aramalar ve küskün ses mesajları alır. | Open Subtitles | المحادثات تستبدل بالمكالمات الفائتة" " والرسائل الصوتية الممتعضة |
Ama makinalar asla insanların yerini tutamaz. | Open Subtitles | الآلات لن تستبدل الأشخاص أبدا |
Bilgisayarlar artık her şeyin yerini alıyor. | Open Subtitles | أجهزة الحاسوب تستبدل كلّ شيء. |
Wilson'un yerini almak istedin. | Open Subtitles | اردت ان تستبدل و يلسون |
Wilson'un yerini almak istedin. | Open Subtitles | اردت ان تستبدل و يلسون |
Onun hayatının seninkiyle değiştirileceğini biliyordun. | Open Subtitles | علمت أن حياتها كانت سوف تستبدل بحياتك |