Ve çünkü, bazı gruplar, diğerlerinden üç kat fazla pirinç tüketiyor. | Open Subtitles | وبسبب أن هناك مجموعات معينة تستهلك ثلاثة أضعاف الرز عن البقية |
Bu 1.4 milyar telsiz direği ya da baz istasyonları çok fazla enerji tüketiyor. | TED | هذه ال1.4 مليون هوائي خليوي,او محطة اساسية تستهلك الكثير من الطاقة |
Aslında, ne elektrik depolayan, ne de elektrik üreten bir teknolojiye, bunun yerine çok yüksek miktarlarda elektrik tüketen bir teknolojiye baktım. | TED | في الواقع, تطلعت إلى تقنية لا تخزن ولا تولد الكهرباء، لكن بدلاً من ذلك تستهلك الكهرباء، كمية كبيرة منه. |
Klinik deneyler vakit alır. Senin vaktin benim vaktim demek. | Open Subtitles | التجارب السريرية تستهلك وقتاً، ووقتكَ ملكي |
Duvarların ve zeminin içine girmiş, ilerlerken maddeyi tüketip dönüştürerek. | Open Subtitles | لقد قامت باختراق الحوائط و الارضيات, تستهلك وتحول المواد اثناء تحركها. |
Dünyadaki en sıcak ülkelerinde terlemene yardımcı olduğu için baharatlı ve acı yemekler tüketirler. | Open Subtitles | اه, في الواقع, ثقافات بعض المناطق الحارة على الأرض تستهلك الطعام الحار وكثير التوابل لأنه يجعلك تتعرقين. |
İnanılmaz derecede enerji ve bir çok kaynak kullanımı gerekir. | TED | فهي تستهلك كماً هائلاً من الطاقة والموارد |
Doğasında tüketmek vardır, ve idare olmadan etrafındaki her şeyi yok eder. | Open Subtitles | طبيعة النار هي ان تستهلك كل شئ، وبدون السيطرة ستدمر كل ما حولها |
Amerika'da tüketilen tüm antibiyotiklerin %70'i hayvancılıkta kullanılıyor. | TED | سبعون بالمئة من مجمل المضادات الحيوية تستهلك في أمريكا تستهلك في تربية الحيوانات |
Her bir av için daha fazla enerji gerekecek ve ayılar rezervlerini tüketecek. | Open Subtitles | و كلّ محاولة صيد تستهلك مزيدًا من الطاقة ممّا يستنفد مخزون الدببة |
Yiyecek ya da içeceği dükkanda tüketirsin parasını ödeyene dek dükkan hırsızlığıyla aynı şeydir. | Open Subtitles | تستهلك طعام أو شراب في المكان إنه مثل سرق متجر حتى تدفع ثمنها |
Daha fazla ruhu tüketmesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا السماح لها أن تستهلك المزيد من الأرواح |
Hızlı büyüseler de, su rezervlerini tüketiyorlar. | Open Subtitles | انها تنمو بسرعة ولكنها تستهلك الكثير من مخزون الماء |
Ailecek haftalık ne kadar yiyecek tüketiyorsunuz? | Open Subtitles | كم تستهلك عائلتك من الطعام خلال الاسبوع الواحد؟ |
Kanada şehirleri, Amerika şehirlerinin yarısı kadar benzin tüketiyor. | TED | المدن الكندية، تستهلك نصف البنزين المستهلك من قبل المدن الأمريكية. |
Çok fazla enerji tüketiyor. Pahalıya mal olacak. | TED | لانها تستهلك الكثير من الطاقة والكثير من الاموال |
ABD dünyadaki fosil yakıtların %97'sini tüketiyor. | Open Subtitles | الولايات المتحدة تستهلك 97 بالمئة من الوقود العالمي |
Özellikle, az enerji tüketen binaların ortaya çıkmasına nasıl öncülük edecek, daha az kirliliğe sebebiyet verip daha fazla sosyal sorunluluk alabilecek mi? | TED | خاصة، كيف يمكنها أن تؤدي إلى إنشاء المباني التي تستهلك طاقة أقل، تنتج القليل من التلوث وأكثر مسؤولية اجتماعيا؟ |
Bilim insanları, tıpkı bizim oksijen tükettiğimiz gibi hidrojen tüketen metan bazlı organizmalar olabileceği tahmininde bulunuyorlar. | Open Subtitles | تكهن العلماء بوجود كائنات تعتمد علي غاز الميثان والتي تستهلك الهيدروجين بنفس الطريقة التي نستهلك بها الأكسجين |
Ama dinleme çok zaman alır ve sen kimsenin para kazanmadığını söylüyorsun. | Open Subtitles | لكن عمليّة التنصّت تستهلك الوقت وبما أنه لا يوجد تمويل.. |
- Hücrelerden oluşmuş, enerji tüketip yakarak, elektriksel itkilerle davranan. | Open Subtitles | تستهلك وتحرق الطاقة ...محكوم بالاندفاع الكهربائي |
Onları azdıran şeyi de yakar tüketirler. | Open Subtitles | انهم لا تستهلك الشيء الذي يغذي غضبهم. |
Yutmak için, tüketmek için. Mantıksızca, sebepsizce. | Open Subtitles | أن تلتهم، أن تستهلك بلا منطق، وبلا سبب |
--- Bu yüzden ,şans kurabiyeleri: Japonlar tarafından bulunan, Çin tarafından yaygınlaştırılan, Fakat sonuç olarak Amerika'lılar tarafından tüketilen | TED | (ضحك) لذا بسكوت الحظ : اخترع من قبل اليابانيين ، إزداد شعبية من قبل الصينيين ، ولكنها في النهاية تستهلك من الأميركيين. |
7300 yumurta tüketecek. | Open Subtitles | تستهلك 7300 بيضة، |
Eğer bir yılanın kalbini yersen, onun ruhunu tüketirsin. | Open Subtitles | لو أكلت قلب أفعى، فإنّك تستهلك روحها |
Futbolun hayatımı tüketmesine izin verdim ve benim için en değerli olan şeyi perişan ettim ve şimdi de sıkıştım! | Open Subtitles | لقد تركت كرة القدم تستهلك حياتي و تركتُ ما هو أكثر أهمية بالنسبة لي ! |
Florasan ampüller daha az elektrik tüketiyorlar. | Open Subtitles | "المصابيح المزهرة" والتي تستهلك كهرباء أقل |
Ne kadar alkol tüketiyorsunuz? | Open Subtitles | كم تستهلك من الكحول؟ |