"تستوعب" - Traduction Arabe en Turc

    • Anlamıyorsun
        
    • anlamıyor
        
    • farkında
        
    • anlamadın
        
    • Anladın
        
    • anlıyor
        
    • anlamazsın
        
    • anlamıyorsunuz
        
    • farkına
        
    • anlayamadın
        
    Hayır, Anlamıyorsun. Open Subtitles لا, أنت لم تستوعب هذا أنا فقط حصلت عليها
    Sen bu lanet şeyi Anlamıyorsun, o senin amirin değil, senin kardeşin, sana yaşamayı öğretiyor. Open Subtitles أنت لم تستوعب كلامه انه ليس قائدك أنه اخوك ويعلمك كيف تعيش
    Ona yüz kez söyledim ama hâlâ anlamıyor. Open Subtitles لقد حذرتها أكثر من مائة مرة لكنها لم تستوعب حتى الأن
    Bilmem farkında mısın Gary, ama artık yeniyetme değiliz. Open Subtitles لا اعلم اذا كنت لا تستوعب,ولكن لم نعد اطفال بعد الان
    Hala kimin adına burada olduğumu anlamadın sanırım. Open Subtitles يبدو أنك لم تستوعب بعد من أرسلني إلى هنا
    Sakin ol, her şeyi yanlış Anladın. Sandığın gibi değil. Open Subtitles اهدأ، لم تستوعب جيدًا ليس كما تعتقد.
    Ölümlülüğün tehlikelerini anlıyor ve neden bundan kurtulması gerektiğini. TED لقد بدأت تستوعب مخاطر البشرية الفانية ولماذا يتعين عليها الإفلات منها.
    anlamazsın ki. Bu-Bu bir kardeşlik meslek aşkı. Open Subtitles لن تستوعب الأمر, إنها الأخوية, النداء
    Ama artık çok farklısın. Anlamıyorsun değil mi? Open Subtitles والآن أنت مختلف ألّم تستوعب هذا, ألّم؟
    Anlamıyorsun, değil mi? Open Subtitles أنت فقط لا تستوعب الأمر، أليس كذلك ؟
    - Sakin ol evlat. - Anlamıyorsun değil mi? Open Subtitles اهدأ فحسب يا بني - أنت لا تستوعب ذلك أليس كذلك ؟
    Belki onu götürdüğüm her filmi anlamıyor ama deniyor ve çok kibar biri. Open Subtitles ربما لا تستوعب الأفلام التي أصحبها إليها ولكنها تحاول.. إنها مثابرة
    Tatlı torunum, anlamıyor musun? Open Subtitles ياحفيدي الجميل و الرائع, ألا تستوعب الأمر؟
    Ne kadar baskı altında olduğumu anlamıyor musun? Open Subtitles هل تستوعب حجم الضغط الذي اواجهه؟
    Evrenin bizim için yaratıldığı fikrinin biraz daha kibirli olduğunun farkında değillermiş gibi görünüyorlar. Open Subtitles لا يبدو أن الناس تستوعب أن كوناً مخلوق من أجلنا هو الغرور ذاته
    Ve sen farkında değilsin. Artık bir dünya yok. Open Subtitles و لم تستوعب انه لايوجد عالم من الأساس
    Hala anlamadın Dillon, değil mi? Open Subtitles و سننال منهم لا زلت لا تستوعب الموقف يا ديلون
    Tetikçiler bile bilmiyor ki! anlamadın mı? Open Subtitles من أطلقوا الرصاص أنفسهم لا يعرفون ألا تستوعب ذلك؟
    Bana söylediği sözleri Anladın mı? Open Subtitles هل تستوعب تلك الكلمات التي أخبرتني بها؟
    Teknik konular hakkında hiçbir şey duymak istemiyorum. Ne yaptığını anlıyor musun? Open Subtitles لا أريد أن أسمع أي شيئ عن الجوانب التقنية هل تستوعب ما قمتَ به هذه المرّة؟
    Nasıl olur da hala anlamazsın? Open Subtitles كيف لم تستوعب هذا حتى الآن؟
    Burada neyle uğraştığımızı gerçekten anlamıyorsunuz. Open Subtitles كلّ ما في الأمر، أنّك لا تستوعب ما نواجهه هنا
    Yaptıklarının yavaş yavaş farkına vardığını ve nelere mal olduğunu anladığını söylemiş. Open Subtitles تقول إنها بدأت تستوعب ما فعلت، وما عناه ذلك
    Çok basit, öyle değil mi? Ölmemizi istiyorlar. Daha anlayamadın mı? Open Subtitles الأمر بسيط جداً، يريدون قتلنا ألم تستوعب الأمر بعد؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus