Bebeğe bağırma, onu aşağılama, eleştirme ya da Onunla dalga geçme. | Open Subtitles | لاتصرخ على الطفل، أو تحقره أو تهِنه أو تنتقده أو تذلّه أو تسخر منه |
İnsanların Onunla dalga geçtiğinin farkında. | Open Subtitles | وهو يعلم أن الناس تسخر منه. |
Bu yüzden mi dalga geçiyorsun? İşyerinde espriler yapıyorsun? | Open Subtitles | ألهذا السبب تسخر منه وتلقي الدعابات عنه في العمل ؟ |
Ama sonunda beğendiğin bir şey yaptım ve hâlâ dalga geçiyorsun. | Open Subtitles | لكنني طبخت شيئاً يعجبك وما زلت تسخر منه لماذا ؟ |
Kelimeler, uzun süredir dostu olanlar, artık onunla alay ediyordu. | TED | كلمات,كانت صديقته لوقت طويل,الاّن تسخر منه. |
Percy Tate üstün zekalı birisi ama sen Onunla dalga geçiyorsun. | Open Subtitles | لدى (بيرسي تايت) عقل فذ، وأنت تسخر منه. |
Onunla dalga geçme. | Open Subtitles | لا تسخر منه |
Onunla dalga geçiyordun. | Open Subtitles | كنت تسخر منه. |
- Evet. Bu, en temel yaşam gereksinimi ve sen de bununla dalga geçiyorsun. | Open Subtitles | إنه من أساسيات الحياة و أنت تسخر منه |
Neyle dalga geçiyorsun? | Open Subtitles | ما الذي تسخر منه ؟ |
-Onunla dalga geçiyorsun. | Open Subtitles | -أنتَ تسخر منه . |
Hem gerçekten neyden hoşlandığını bileceksin hem de diğer insanlar beğeniyor diye alay edeceklerinin listesini yapacaksın. | Open Subtitles | أعني، أنه عليك متابعة ما تستمتع به ،وما تسخر منه لأن الآخرين يستمتعون به |
Onunla alay etti Kapıyı tuttu bu yüzden içeri giremedi. | Open Subtitles | كانت تسخر منه وصدت عنه الباب كي لا يتمكن من دخول المبني |
İçersen dalga geçme sakın. | Open Subtitles | أنت لا تسخر منه إذا جربته |