"تصرخين" - Traduction Arabe en Turc

• çığlık
• bağırdığını
• bağırıyordun
• bağırıp
• bağırdığın
• bağırdığında
• bağırma
• bağırıyor
• bağırırken
• bağırdın
• bağırmak
• bağırman
• bağırarak
• bağırmaya
• bağırırsan

Ben ekonomik bir araba sürüyordum, ve sen çığlık atarak uyanmadın.
كنت أقود سيارة اقتصادية و لم تستيقظي و أنت تصرخين ؟

Daha çok küçükken beni gördüğünde de aynı böyle çığlık atardın.
عندما كنت صغيرة كنت تصرخين بنفس الطريقة عند رؤيتي

bağırdığını duydum. Hâlâ duyuyorum!
لقد سمعتكِ تصرخين ولا زلتُ أسمعكِ تصرخين

İçerde ne oldu? Neden bağırıyordun?
ما الذي جرى هناك ما الذي كنت تصرخين من أجله

Biz seviştiğimizde niye çığlık atmıyorsun?
ـ كيف لا تصرخين أبدا أثناء ممارسة الجنس؟

Biliyorum ama sen çığlık atıp ağlarken sertleşemiyorum.
أعـرف, انا فقـط لااستطيــع ان أقاومـه عندما انتي تصرخين وتبكيـن هكذا

Hiçbir zaman çığlık atmadın ama her zaman içten gelen o ufak inlemen vardı.
لم تكوني أبداً تصرخين داخلك لكن استطعت دائماً الإتّكال على تأوّه صغير

Beni deli ediyorsun. Gerçekten çığlık attığını duydum.
أنت تصيبيني بالجنون، لقد سمعتك حقا تصرخين

Sadece çığlık duyduğumuzu söylemek istedim.
يمكننا أنه أقول أن فقط أردت تصرخين سماعك

Az önce kuliste nasıl bağırdığını hepimiz duyduk.
حسناً، لقد سمعناكِ كلنا للتو تصرخين كعاصفة في الكواليس

Yerinde olsam sakin olurdum, tatlım. Kime bağırdığını sanıyorsun?
كنت لأهدأ لو كنت مكانك، يا حلوتي من تخالين ذلك الذي تصرخين عليه؟

- Bu harika. - Evet. Üçüncüsünde saçının üzerinde tepiniyorum diye bağırdığını düşünmüştüm.
المرّة الثالثة ظننتُ أنّكِ تصرخين فقط لأنّي كنتُ فوق شعرِكِ.

Telefonda deli gibi bağırıyordun.
كنتي تصرخين مثل الإمرأة المجنونة في التلفون؟

En son yalnızken bana bağırıyordun da.
لقد كنتي تصرخين علي آخر مرة كنا فيها وحدنا

Erkek arkadaşlarını hep böyle bağırıp susturur musun?
هل دائما تصرخين على أصدقائك بتلك الطريقة؟

Sen bağırdığın için buraya birinin gelmesini istemiyorum, yani sessiz olup, beni dinlemelisin.
لن أدع لأي أحد أن يأتي لأنكِ تصرخين لذا أريدكِ أن تسكتي وتسمعيني هل تفهمي؟

Bir dahaki sefere temel prensipleri atladığı için bir stajyere bağırdığında bunu hatırlayabilirsin.
حسنا, ربما ستتذكرينه في المرة القادمة التي تصرخين فيها على متدرب لتجاوزه الأساسيات.

Tamam, yeter Lois bağırma dersimi aldım.
ارجوكِ لويس لا تصرخين! لقد تعلمت الدرس جيداّ!

Çamaşırlarını yıkadığım için teşekkür edeceğine bağırıyor musun?
بدلاً من أن تشكريني على هذا, تصرخين علي؟

- Bir şey görmüyorum. - Sen bağırırken hızlı süren adam.
ـ لا أرى أى شئ ـ إنه الشخص الذى مر بنا بسرعة عندما كنتِ تصرخين

Onun adına mı bağırdın karanlıkta?
هل هذا هو اسمه الذى تصرخين به فى الظلام؟

İstediğini söyleyebilirsin ama bağırmak, ağlamak ve bir şeyler fırlatmak yok.
تستطيعين إخباري بما تشائين ولكن, لا تصرخين ولا تبكين ولا ترمين الأشياء

Babamın kendi başına yaşamayı öğrenmesinin nedeni senin sürekli ona bağırman onu ayak altında istememen ve her şeyini senin yapman olabilir.
انه ربما ان السبب في ان ابي لم يتعلم ابدا كيف يعتمد على نفسه لإنك كنت دائما تصرخين في وجهه

"Hey, şu 'Büyük Güzel Kadınlar Pornosu'na bak!" diye bağırarak beni uyandırınca pek de yanlışlıkla olmuyor.
توقفي عن تسميتها حادثة عندما تيقظيني وأنتي تصرخين أنتِ , أنظري لهذة المرأة الكبيرة والجميلة

Evime geldin ve bir anda bana bağırmaya başladın.
حسنٌ , أتيتي لمنزلي وبدأتي تصرخين علي ماذا حدث ؟

Eğer arkamdan koşup bağırırsan fazladan beş dolar daha var.
وهناك إضافة 5 دولارات إذا تبعتني وأنت تصرخين.