"تضعني" - Traduction Arabe en Turc

    • sokma
        
    • sokuyorsun
        
    • koyma
        
    • sokman
        
    • almayın
        
    • beni çok
        
    • koymanızı
        
    Beni bu gece bir seçim yapmamı gerektirecek bir duruma sokma. Open Subtitles لا تضعني الليلة في موضعٍ اضطرّ فيه للاختيار.
    Uzman bir cadaloz değilim ama bir daha beni bu duruma sokma. Open Subtitles أنا لست إمرأة سليطة اللسان.. ولكن إياك أن تضعني في هذا الموقف مرة أخرى.
    Tamam, onunla konuşurum ama beni çok zor bir duruma sokuyorsun. Open Subtitles حسناً، سأكلّمه، ولكنك تضعني في موقف معقد
    beni çok zor bir duruma sokuyorsun. Open Subtitles كما ترى ,أنت تضعني في موقف شديد الحساسية
    - Beni onlarla aynı sınıfa koyma. - Onlarla aynı sınıfa mı koydun? Open Subtitles ـ لا تضعني في صنفهم إذًا ـ هل وضعته في صنفهم؟
    Tam şu anda bir bozuk para çevirip beni bir transa sokman gerekmiyor mu? Open Subtitles أليس الآن هي اللحظة حيث تقوم بإدارة عملة معدنية, حيث تضعني في غفوة؟
    Hayır, lütfen beni beklemeye almayın. Open Subtitles لا, رجاءً لا تضعني على الانتظار.
    Lütfen, beni yalan söylemek zorunda bırakacak bir pozisyona sokma. Open Subtitles أرجوك، لا تضعني في موضع أضطر أن أكذب فيه
    Ayrıca, bursunu alıp almamaya karar vermek gibi zor bir duruma sokma beni. Open Subtitles وأيضاً، لا تضعني بموقف محرج بجعلي أقرر إنهاء منحتك الجامعيّة
    Beni bu duruma sokma patron. Open Subtitles لا تضعني في هذا الموقف يا زعيم
    Beni o duruma sokma, patron. Open Subtitles لا تضعني في هذا الموقف يا زعيم
    Baban en iyi arkadaşım ve beni çok zor bir pozisyona sokuyorsun. Open Subtitles حسناً، اسمع، أبوك أفضل أصدقائي، وأنتَ تضعني في موقفٍ عويصٍ جدّاً.
    Niye beni bu duruma sokuyorsun? Open Subtitles لما تريد أن تضعني في هذا الموضع؟
    Etrafında bir şeffaflık duvarı oluştururken beni senin için yalan söyleyecek konuma sokuyorsun. Open Subtitles أنت تبقي جوًا من الشفافية... بينما تضعني في موقف الكذب من أجلك.
    Orson, lütfen. beni çok zor bir duruma sokuyorsun. Open Subtitles أورسون)، من فضلك، أنت تضعني) في موقف حرج جداً
    Yoksa 'beni onlarla aynı sınıfa koyma' demezdin. Open Subtitles أنّك تتفق مع نفس الشيء وإلّا ما كان عليك القول "لا تضعني في صنفهم".
    Lütfen, beni onunla aynı bavula koyma. Open Subtitles رجاء لا تضعني بنفس الحقيبه معه
    Beni onların fişlendiği sınıfa koyma. Open Subtitles لا تضعني في صنفهم بهذا الغرض.
    Tam şu anda bir bozuk para çevirip beni bir transa sokman gerekmiyor mu? Open Subtitles أليس الآن هي اللحظة حيث تقوم بإدارة عملة معدنية, حيث تضعني في غفوة؟
    Beni beklemeye almayın. Benim şey için biletlere... Open Subtitles لا تضعني على الإنتظار ...أنا بحاجة للتذاكر لـ
    Geceleri beni bir fanusa koymanızı istiyorum. Open Subtitles وبالليل أريدك أن تضعني بداخل زجاج.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus