Seni ve kardeşini Haitili'yi bulmanız için neden gönderdiğimi sanıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تظن أني أرسلتك و شقيقك من أجل ايجاد الهايتي؟ |
Götür onu. Senin hayrına kızına bakacağımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | خذها حالا ، هل تظن أني سأمسك عنك إبنتك ؟ |
Sence Laura'yı kıskandığım için mi böyle davrandım? | Open Subtitles | تظن أني لا زلتُ غيُورة من لورا لذلك فعلتُ ما فعلتُ؟ |
Tüm insanlara kızgın olduğunu biliyorum çünkü senden uzaklaşıp onlara gittiğimi düşünüyorsun. | Open Subtitles | أعرف أنك غاضب من أولئك الناس لأنك تظن أني تركتك وذهبت إليهم |
Umurumda bile değil. Neden dünyada çok fazla zaman harcayarak geçirdiğimi düşünüyor musun? | Open Subtitles | لم تظن أني أقضي وقتاً طويلاً على الأرض ؟ |
- Yattım, hala homo sanıyor. - Bu iyi değil, işte. | Open Subtitles | لقد فعلت، ولازالت تظن أني شاذ - هذا ليس جيد - |
Bu kadar aydır ne yaptığımı sanıyorsun? | Open Subtitles | ماذا كنت تظن أني كنت أفعل كل هذه الأشهر ؟ |
pantolonun.kısalttırdığımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | إنظر إلى سروالك بالله عليك، هل تظن أني سأثنيه بنفسي؟ |
İsteyerek mi yaptım sanıyorsun? | Open Subtitles | ليس لديك الحق كي تخفي هذا عني هل تظن أني أردت ذلك؟ |
İnsanları kovmaktan hoşlandığımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | لا أستطيع الوصول هنالك بسرعة كافية تظن أني أحب ان أطرد الناس؟ |
Neler hissettiğini anlıyorum. Benim de kızmadığımı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | ،أتفهم شعورك لا تظن أني لست غاضباً أيضاً |
Eğer yanılıyor olsaydım, Sence bunu bilmez miydim? | Open Subtitles | ألا تظن أني لو كنت مخطئا لعلمت ذلك مسبقا؟ |
Sence ben boktan bir elektrikçi olmak ister miyim? | Open Subtitles | أنت تظن أني أريد أن أكون كهربائياً ملعوناً؟ |
Sence öyle çakışmasına Dong Gyu abiyle izin verir miyiz? | Open Subtitles | هل تظن أني أنا و دونق كيو ذلك النوع من الأشخاص الذي سيسمحون لذلك بالحدوث؟ |
Neden iğrenç hatıraların için bir çöplük olarak kullanılmaktan hoşlandığımı düşünüyorsun | Open Subtitles | ما زلت لا أعلم ما الذي جعلك تظن أني أستمتع و أنا أراك تستعملني مكبا لنفاياتك الخلقية و ذكرياتك التافهة |
Yeteneğim olmadığını düşünüyorsun, Vince, ama var. | Open Subtitles | أعلم أنك تظن أني لا أملك أي موهبة, يا فينس,لكن بالواقع أنا كذلك. |
Bir şey değil. Aptal ülkenin teki onlara borcum olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | لاشئ، بعض البلدان الغبية تظن أني أدينهم بعض المال |
Onu mutlu eden tek şey bilmediğimi sanıyor olması. | Open Subtitles | والشيئ الوحيد اللذي يجعلها سعيده أن تظن أني لا أعلم |
Harika. Ve benim için yaptıklarını unuttuğumu sanma. | Open Subtitles | حسناً، ولا تظن أني نسيت ما فعلته من أجلي |
Bilmediğimi sandığın ama tabii ki bildiğim o Ürdünlü fıstığa dönebileceksin. | Open Subtitles | لتعود لعاهرتك الأردنية التي تظن أني لا أعرف بها، لكني أعرف. |
Onu gördüğümde burnuma kötü kokular gelmediğini mi zannediyorsun? Kallen bize yem atıyor. | Open Subtitles | هل تظن أني لاأستطيع شم رائحة الهراء عندما أراه |
Ne gerçeğin değiştirilmiş versiyonunu ne de benim duymak istediğimi düşündüğün şeklini. | Open Subtitles | ليس نسخة من الحقيقة ، ليس ما تظن أني أريد أن اسمعه |
Eğer bir şapka için seninle evleneceğimi sanıyorsan, yanılıyorsun. | Open Subtitles | أن كنتَ تظن أني سأتزوجك في مقابل قبعتك، فلن أفعل |
Haklısınız, tek bana teşekkür etmeyi düşünüyorsunuz, ama | Open Subtitles | أنت على حق، تظن أني الوحيد .الذييجبأنتشكرهلكني. |
Sence kendimi yeterince suçlamıyor muyum ki sen de bunu hatırlatıyorsun? | Open Subtitles | الا تظن أني أعرف ذلك؟ أتظن أني لا ألوم نفسي بما يكفي والأن أحتاجكَ لفعل ذلك أيضاً؟ |
Çocuğumun etrafında Belle gibi insanlar olmasına izin vereceğimi mi sandın? | Open Subtitles | هل تظن أني سأسمح لطفلتي أن تخرج من هذا البيت لتعرفها على أناس أمثال بيلي ؟ |
Oğlumun en iyi arkadaşını tanımadığımı düşünmeni istemem. | Open Subtitles | فقط في حالة أنك تظن أني حتى لا أعرف من همّ أصدقاء إبني |
Onları vuranın ben olmayacağımı sana düşündüren ne? | Open Subtitles | لماذا لا تظن أني قد لا أطلق النار عليهما؟ |