"تعثرت" - Traduction Arabe en Turc

    • takıldım
        
    • tökezledim
        
    • düştüm
        
    • Ayağım
        
    • takılıp
        
    • tökezledi
        
    • denk
        
    • düştü
        
    • rastladım
        
    • düştün
        
    • takıldın
        
    • tesadüfen
        
    • ayağı
        
    • sendeleyip
        
    • tökezlemiş
        
    Sabahtan beri bavuluna beş kez takıldım! Open Subtitles لقد تعثرت فى حقيبتك للتو للمرة الخامسة هذا الصباح لقد تعثرت فى حقيبتك للتو للمرة الخامسة هذا الصباح
    Koruda yürüyordum sonra tökezledim ve silahım ateş aldı. Open Subtitles كنتُ أمشي في الغابـة ثم تعثرت واطلقت البندقية بالمصادفة
    Kurdeleme takılıp düştüm. Bana bakan hemşirenin ne yaptığına dair fikri yoktu. Open Subtitles لقد تعثرت بشريطي و لم أبقَ مع أحد بهذا الجفاء من قبل
    Bir gün hatta senin önünde Ayağım takıldı ve neredeyse düşüyordum. Open Subtitles يوم ما تعثرت أثناء وجودك وكنت علي وشك السقوط.
    Onlar kaçarken, ilki tökezledi. Open Subtitles حسنا ، لأنها بدأت تنفد ، تعثرت أول واحد.
    Korkarım Sidwich'in bir kederine, yüzyılın sırrına denk geldiniz. Open Subtitles أخشى أن تكون قد تعثرت فى مأساة سيدويتش ، سر هذا القرن
    Daha geçen hafta yaratıcılık ekolojisinin gerçekliğine takıldım. TED أنا تعثرت على واقع بيئة الإبداع الاسبوع الماضي فقط .
    Bakın, şöyle, bir köke takıldım ve düşmemek için Miguel'e tutundum. Open Subtitles ... حسناً .. تعثرت فوق الجذور و أمسكت بميجيل ...
    - Oh, hayır. Hayır, hayır, hayır.Ben takıldım ve senin üstüne düştüm.Bu bir kazaydı. Open Subtitles كلا,لا,لا لقد تعثرت ووقعت عليك
    tökezledim ve bir şeyin üstüne düştüm. Open Subtitles و لكنى ضعت فى الظلام و تعثرت و وقعت على شيئاً
    Bir seferinde de, bir randevudaydım ve tökezledim ve diz kapağımı kırdım. Open Subtitles و هناك مرة آخرى عندما كنت في موعد و تعثرت و كسرت ركبتي
    Hayır. Kavga ediyormuşuz gibi yaparken halıya takılıp düştüm. Open Subtitles عندما تظاهرنا بالعراك بسبب المسدس, تعثرت بالسجادة و وقعت,
    Büyük Salon'a doğru gidiyordum. takılıp düştüm. Open Subtitles كنت أركض نحو القاعة العظيمة , و تعثرت و سقطت
    Pekala. Ayağım kaydı da. Open Subtitles حسنا, لقد تعثرت هناك كانت هذة حضنة الدب 649 00:
    Dans boyunca aval aval bana bakmakla meşgul olduğun için yaşlı Bayan Flynn'e takılıp düştüğün geceyi mi diyorsun? Open Subtitles أنت تقصد عندما , أثناء الرقص أنت تعثرت فوق السيدة العجوزة فلن لأنك كنت مشغول جدا بالتحديق بي ؟
    Ilk seviye tökezledi ve seni mutlu etmedi? Open Subtitles تعثرت من المستوى الأول، ألم يجعلكم سعداء؟
    10,000 silahlı adamın ortasındaki bir uyuşturucu operasyonuna denk geliyorsun ve kurtarılman gerekmiyordu? Open Subtitles لقد تعثرت فى عمليه مخدرات وسط 10000 رجل مسلحين ولم يكن عليك ان تطلق رصاصه
    sendeleyip üzerine mi düştü? Open Subtitles كان هذا حادثاً ماذا هل سقط هو و تعثرت أنت ؟
    Parkta, uyuyacak bir yer ararken onun cesedine rastladım. Open Subtitles كنت في الحديقة أبحث عن مكان لأنام به وقد تعثرت بجثته
    Tam da işin az kısmı kalmışken, lanet elbisene takılıp düştün, ve erkek olduğunu açığa çıkardın. Open Subtitles لقد كنت في نصف الطريق للوصول ومعي سلة المال وأنت تعثرت أنت وثيابك الملعونة
    Üzgünüm dostum. Ben birşey yapmadım. Ayağıma takıldın. Open Subtitles آسف يا رجل، لم أقصد هذا لقد تعثرت في قدمي
    Bu olayın seni tesadüfen nasıl bulduğunu, şu Yahudi'yi falan anlat hadi. Open Subtitles اخبر هولاء الرجال , كيف انك تعثرت فى كل شئ حيال هذه الجواهر
    ayağı takıldı ve sana getirdiği toz pudranın birazını döktü. Open Subtitles لقد تعثرت واسقطت بعض من البودر التى كانت مُرسله اليكِ
    Sen de kaldıkları otele giderken tökezlemiş ve iki kat merdivenden aşağı düşüp, pencereye uçmuşsun. Open Subtitles و بعد ذلك تعثرت و سقطت من على الدرج و اخترقت نافـذة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus