"تعذرني" - Traduction Arabe en Turc

    • izin verir
        
    • müsaade
        
    • izninizle
        
    • Kusura
        
    • Kusuruma
        
    • izin verirsen
        
    • İzin
        
    • mazur
        
    • izninle
        
    • Müsaadenizle
        
    • izin verirseniz
        
    • VERONICA
        
    Bunu yerine bırakmam için izin verir misiniz? Open Subtitles هل تعذرني لحظة بينما أضع هذا بعيداً، رجاءاً ؟
    Bu konuda gerçekten daha fazla konuşmak niyetinde değilim. İzin verir misiniz, lütfen? Open Subtitles لست مهتمة بالاهتمام بهذا هلا تعذرني ؟
    Eğer müsaade edersen, Acele bir misket maçım var o yüzden başparmaklarımı ısındırmalıyım. Open Subtitles اذا تعذرني لدي جواهر لانظر اليها ولأمرّن ابهامي ايضاً
    Çok teşekkür ederim beyler... İzninizle! Open Subtitles شكرا جزيلا لك بادري سوف تعذرني اليس كذلك ؟
    Ama Kusura bakma, biraz geciktim. Open Subtitles لكن يجب أن تعذرني فلقد تأخرت قليلاً
    Kusuruma bakmazsın, dik kafalı ve vahşi bir kadına benimle evlenir misin diyeceğim. Open Subtitles هلا تعذرني الآن، عليّ أن أطلب يد امرأة جامحة
    Şimdi izin verirsen "Edward Kırk Eller" oyunun ortasındayım ve çok çekişmeli geçiyor. Open Subtitles لكن يمكنك ان تعذرني انا في وسط لعبة الشراب هذه و المنافسة محتدمة
    Bana bir dakika izin verir misiniz? Open Subtitles هل تعذرني لمدة لحظة واحدة فقط؟
    Bana bir dakika izin verir misiniz? Open Subtitles هل تعذرني لمدة لحظة واحدة فقط؟
    Bana biraz izin verir misin? Open Subtitles هل يمكنك ان تعذرني لدقيقة واحدة؟
    Biraz izin verir misin? Open Subtitles هل يمكنك أن تعذرني لدقيقة
    Şimdi müsaade edersen... Herkes günlerini mankenlerle giyinmece oynayarak geçirmiyor. Open Subtitles الآن, هل بإمكانك أن تعذرني, لا يضيع الجميع أيامهم
    müsaade edersen kuzenimi defnetmem gerek. Open Subtitles . يجب عليك ان تعذرني . يجب ان ادفن ابن عمي
    İzninizle, diğer hastaları kontrol etmem gerek. Open Subtitles الان,ارجو ان تعذرني انا يجب حقا الذهاب للاطمئنان على المرضى
    Şimdi, eğer Kusura bakmazsanız bunu cevaplamak zorundayım. Open Subtitles والآن لو تعذرني يجب أن أجيب على هذا
    Kusuruma bakmayın, Bay Elton, dans ettiğim günler geride kaldı korkarım. Open Subtitles يجب ان تعذرني سيد التون,لقد رقصت اخر رقصة لي
    İzin verirsen Cavalli'yi arayıp seyahatini ertelemesini söyleyeyim. Open Subtitles هلا تعذرني اريد ان اتكلم مع كافالي ؤاجل رحلته
    Hayatı tehdit eden durumlarla, yani... eğer lise dramalarına ayıracak vaktim yok dersem... beni mazur görmelisin. Open Subtitles مواقف من النوع التي تهدد الحياة, لذا عليك ان تعذرني اذا لم اجد الوقت لـ درامتك المدرسية
    Şimdi izninle, buna katlanmak zorunda değilim. Carmen Electra ile randevum var. Open Subtitles أبي عليك ان تعذرني ليس علي القيام بذلك فعندي موعد مع كارمن الكترا
    Müsaadenizle, diğer müşterilerimle de ilgilensem iyi olacak. Open Subtitles حسنا ارجو ان تعذرني انا افضل رعاية بعض من زبائني
    Selam dostum, seni tanıyorum. Bana bir saniye izin verirseniz, Open Subtitles مرحباً يا صديقي، أنا أعرف من أنت لكن عليك أن تعذرني للحظة
    Silahlı değilim. VERONICA: Open Subtitles عليك أن تعذرني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus