"تعرف الحقيقة" - Traduction Arabe en Turc

    • Gerçeği bilmek
        
    • gerçeği biliyorsun
        
    • gerçeği biliyor
        
    • Gerçeği öğrenmek
        
    • gerçeği bilmesini
        
    • gerçeği bilen
        
    • gerçekleri bilmek
        
    • Gerçeği bilmeyi
        
    • doğruyu biliyorsun
        
    • gerçeğin bilinmesi
        
    • gerçeği öğrenmesini
        
    • gerçekleri bilmiyorsun
        
    • Gerçeği öğreneceksiniz
        
    • gerçeği bilmeli
        
    Onun en azından Gerçeği bilmek hak ediyor musunuz? Open Subtitles ألا تعتقد أنها على الأقل تستحق أن تعرف الحقيقة ؟
    Eğer Gerçeği bilmek istiyorsanız kimse size gerçeği anlatmayacak. Open Subtitles و إن أردت أن تعرف الحقيقة لن يخبرك بها أحد
    Şimdi gerçeği biliyorsun ve vermen gereken bir karar var. Open Subtitles الآن أنت تعرف الحقيقة ولديك القرار للقيام به
    Kalbin bunu reddediyor, ama ruhun gerçeği biliyor. Open Subtitles , قلبك يُنكر ذلك ولكن روحك تعرف الحقيقة
    Konohagakure Köyü'nün sakladığı çirkin Gerçeği öğrenmek istiyorsan gel. Open Subtitles إن كنت تريد أن تعرف الحقيقة البشعة التي أخفتها كونوها في هذه القرية
    Sen, tanıdığım ve gerçeği bilmesini istediğim ilk insansın. Open Subtitles أنتى الإنسانة الوحيدة اللتى قابلتها أريدها أن تعرف الحقيقة
    Ama cevabı bulandırmak istemiyoruz, Gerçeği bilmek istiyoruz. Open Subtitles لكننا لا نريد ان نلوث الاجابة نحن نريدك ان تعرف الحقيقة
    İnan bana, Gerçeği bilmek istemezsin. Open Subtitles أنت لا تريد أن تعرف الحقيقة صدقني
    Peki. Gerçeği bilmek istiyor musun? Open Subtitles حسناً، أتريد أن تعرف الحقيقة ؟
    Ama en azından artık gerçeği biliyorsun. Nereden geldiğini biliyorsun. Open Subtitles لكن أقلها تعرف الحقيقة الآن، تعرف أصلك ومَأتاك.
    Kalbinin derinliklerinde açık ve yalın gerçeği biliyorsun. Open Subtitles في صميم قلبك، تعرف... الحقيقة البسيطة والواضحة
    gerçeği biliyorsun Stokes. Yardım edebilirsin. Open Subtitles "أنت تعرف الحقيقة يا "ستوكس يمكنك المساعدة
    En azından karısı gerçeği biliyor. Open Subtitles على الأقل فالزوجة تعرف الحقيقة.
    Karın Sasha'nın ölümü hakkındaki gerçeği biliyor. O kendini öldürdü. Open Subtitles زوجتك تعرف الحقيقة بشأن موت "ساشا" لقد قتلت نفسها
    Gerçeği öğrenmek için o kuralı bozmak zorunda kalacaksın. Open Subtitles إذاً هذا القانون الذي عليك خرقه لكي تعرف الحقيقة
    Teo'yla ilgili gerçeği bilmesini istemediğin için mi? Open Subtitles لانك لا تريدها ان تعرف الحقيقة بخصوص تيو ؟
    Ve her nasılsa, rüyanız sayesinde, gerçeği bilen tek kişi sizsiniz. Open Subtitles و بطريقة ما, وفقاً لحلمك أنت الوحيد الذى تعرف الحقيقة
    Bir yerlerde gerçekleri bilmek isteyen aileler olabilir. Open Subtitles ربما هناك عائلات هُنا . تود أن تعرف الحقيقة
    Şu anda benimle konuşmak istemediğinin farkındayım ama Gerçeği bilmeyi hak ediyorsun. Open Subtitles أعرف أنّك لربّما لا تُريد التحدّث معي الآن، لكن أنت تستحقّ أن تعرف الحقيقة.
    Bence duyduğunda doğruyu biliyorsun. Open Subtitles أعتقد أنّك تعرف الحقيقة عندما تسمعها . همممم.
    Lanetin kalkması için gerçeğin bilinmesi gerekiyor. Open Subtitles لكى تذهب اللعنه يجب أن تعرف الحقيقة
    İlgileneceksin. Tabii Belle'in o kıymetli hançerin hakkındaki gerçeği öğrenmesini istiyorsan o başka. Open Subtitles ستهتمّ، إلّا إنْ أردتَ (بِل) أنْ تعرف الحقيقة عن خنجرك الثمين
    Ben hiçkimseye birsey yapmadim. Bütün gerçekleri bilmiyorsun ve.. Open Subtitles أنا لم أفعل أيّ شئ أنت لا تعرف الحقيقة الكاملة
    "Gerçeği öğreneceksiniz ve gerçek sizi özgür kılacak" Open Subtitles ويجب عليك أن تعرف الحقيقة وعسى أن تحررك الحقيقة
    Yani, gerçeği bilmeli onlara bu parayı neden bıraktığını öğrenmeli. Open Subtitles عليها أن تعرف الحقيقة وستعرف أنه ترك لهم هذا المال

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus