Dawn bir şey biliyor olsa bile şu anda bize yardım etmez. | Open Subtitles | حتي لو أن داون تعرف شيئاً فهي من الواضح لن تساعدنا |
Bir hırsızlığı araştırıyorum bir şey biliyor mususn? | Open Subtitles | إنني أحقق في جريمة اقتحام هل تعرف شيئاً عن هذا؟ |
Benim bir ilişkim olduğunu bildiğini biliyorum, ama benim hayatım hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | أعرف أنك تعرف بشأن العلاقة لكنك لا تعرف شيئاً عن حياتي |
Buradan ayrılıyorum, seninle ya da sensiz, ama bir şeyi bilmeni istiyorum. | Open Subtitles | سأرحل عن هنا معك أو دونك ولكن أريد أن تعرف شيئاً |
Ne olduğunu bilmiyorum ama bu kadın bir şeyler biliyor. | Open Subtitles | لا أعرف على ماذا و لكن تلك المرأة تعرف شيئاً |
Eğer bir şey biliyorsan ve onu bildirmezsen bu seni de suçlu yapar! | Open Subtitles | إذا كنت تعرف شيئاً فعليك إخباري به وإلا تعتبر متستر على مجرم |
O benim hakkımda hiçbir şey bilmiyor, ama ben onun hakkında her şeyi biliyorum. | Open Subtitles | إنها لا تعرف شيئاً عنى لكنى أعرف كل شئ عنها |
Hey ahbap, giriş yapan büyük konteyner kamyonunu Biliyor musun? | Open Subtitles | اوك هل تعرف شيئاً عن شاحنة بحاوية كبيرة عبرت للتو؟ |
Göt herif! Bir bok bildiğin yok senin! | Open Subtitles | .أيها الأحمق , أنت لا تعرف شيئاً |
Yedi yıl önce burada olanlarla ilgili bir şey biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف شيئاً عمّا حصل هنا قبل سبعة أعوام ؟ |
Sanırım bir şey biliyor. | Open Subtitles | لديها نظرة ماكرة في عينها أظن بأنها تعرف شيئاً ما |
Bak. Kendini öldürtmesi dışında bu kız hakkında hiçbir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعرف شيئاً عن هذه الفتاة عدا أنها أودت بنفسها إلى الموت |
hiçbir şey bilmiyorsun. Beni hiç tanımıyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعرف شيئاً أنت لا تعرفني على الإطلاق |
- Hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun. - Neden böyle deyip duruyorsun? | Open Subtitles | أنت لا تعرف شيئاً عني الآن - لم تقولين هذا كثيراً؟ |
Ama her neyse, burada değilsin, bir şeyi bilmeni istedim. | Open Subtitles | لكن ، على أيّة حال ، أنك لست هنا وأردت فقط تعرف شيئاً |
Bu yüzden, en yakın akrabasıyla ilgili bir şeyler biliyor olmalısın. | Open Subtitles | لذا أخالك تعرف شيئاً بخصوص أقرب أقربائه ولا ريب |
Eğer bir şey biliyorsan ya da duyarsan haber verirsin, tamam mı? | Open Subtitles | حسناً إذا كنت تعرف شيئاً أو سمعت شيئاً يجب أن أعرف |
Yanlış yönlendirilmiş düşmanlık. Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyor. | Open Subtitles | حقدٌ لا مبرر له ، إنّها لا تعرف شيئاً عنّي .. |
Kim olduğumuzu bildiğini söylüyorsun ama Bir bok bildiğin yok. | Open Subtitles | و عما قلته أنك تعرفنا إنك لا تعرف شيئاً |
Genç kızlar hakkında bir şey bilmiyorsun. | Open Subtitles | ولا تعرف شيئاً عن العالم الرائع للفتيات المراهقات. |
Benimle, ya da geçmişimle ilgili hiçbir şey bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | أنت لا تعرف شيئاً عني عن ماضيّ |
Ve sen de bir şeyi bilmelisin. Başlattığın şeyden haberin yok. | Open Subtitles | وأنت يجب أن تعرف شيئاً لا تعرف ما الذي بدأت به |
Onunla ilgili Bir şey biliyorsun yoksa 'bu özür mahiyetinde' demezdin. | Open Subtitles | أنت تعرف شيئاً عنه وإلا لما قلت "إن هذا إعتذار" -على ماذا يعتذر؟ |
Hiçbir şey bildiğin yok senin. Çeneni kapa ve oku. | Open Subtitles | إنك لا تعرف شيئاً ، اصمت و اقرأ |
Karşılıklı fonlar veya bireysel emeklilik hakkında bilgin var mı? | Open Subtitles | هل تعرف شيئاً عن صناديق الاستثمار المشترك أو ترتيبات التقاعد الفردية؟ |