Ben onları motive etmeye çalışıyorum, onlara çabucak kılıç öğretmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | حاولت تحفيزهم من خلال تعليمهم القتال بالسيف لكن سرعان ما ينتهوا |
onlara mümkün olduğu kadarıyla, elimizden geleni öğretmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | يجب أن نساعد فى تعليمهم بأقصى ما عندنا أقصى ما عندنا |
Bunun yerine, tekstil fabrikalarını kurmak için Türkiye ve Meksika'yı seçtiler. Çünkü eğitim seviyeleri %25 ile %30 arasındaydı. | TED | فلقد اختاروا المكسيك وتركيا عوضاً عن ذلك لنصب مصانع القماش لأن مستوى تعليمهم كان حوالي 25 إلى 30 بالمئة |
Çocukla konuşmak ve çocuğu dinlemek, onlara sıcak şekilde yanıt vermek, onlara rakamları ve harfleri öğretmek, onları gezintiye çıkarmak, | TED | التحدث والإستماع للطفل، التجاوب معه بشكل ودي، تعليمهم الحروف والأرقام، أخذهم في الرحلات والزيارات. |
İş sahibi olmaları için onlara Ev Ekonomisi eğitimi imkânı sunmasından anlaşıldığı gibi. | Open Subtitles | فإنه يجد ما يستطيع منهم مع التركيز على تعليمهم على الفنون المحلية المفيدة |
onlara kalkülüs öğretmeye çalışarak hata yaptım sanırım. | Open Subtitles | ربما أكون قد أخطأت عندما حاولت تعليمهم حساب التفاضل والتكامل. |
Bunlar gibi ikisini yanına alıp soygun yapmayı öğretmeye çalışmak, tıpkı çocuk yetiştirmeye benziyor. | Open Subtitles | سحقاً، الأمر أشبه بتربية طفلين حينما تقبل بزوجين مثلهما وتحاول تعليمهم السرقة .. |
Çocuklar için bir spor salonu kuracağım. Bir şeyler öğretmeye çalışacağım. | Open Subtitles | سأبني صالة ألعاب للأطفال وأحاول تعليمهم شيئا ما |
Ama Luis Maroma okuma yazma biliyormuş. Diğerlerine okumayı öğretmeye başlamış. | Open Subtitles | ولكن لويس ماروما كان يستطيع الكتابه,وبدأ تعليمهم |
onları da ekleyin. Düzgün eğitim alamayan çok fazla çocuk var. | TED | أضف ذلك إلى بعضه. ذلك عدد كبير من الأطفال الذين لا يتلقون تعليمهم بشكل صحيح. |
Aslına bakılırsa, çocuk gibiler... en fazla 15 yaşa kadar eğitim almış çocuklar. | Open Subtitles | ... بمعنىأصح ... إنهمكالأطفال تم تعليمهم لمستوى شاب في الخامسة عشرة من عمره |
Bizim öğrenciler sadece kaytararak eğitim almaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | أنا خائف. طلابنا الوحيدون .الذين ياخذون تعليمهم بأهمال |
Onlar ölü! Onlar ölü lan! Ölülere numara mı öğretmek istiyorsunuz? | Open Subtitles | إنهم أموات ملاعين وتريدون تعليمهم الخدع ؟ |
Cennet aşkına o onlara Latince ve Yunanca öğretmek istemişti. | Open Subtitles | يا الله ، أراد تعليمهم لغة لاتينية ويوناني |
onlara fotoğraf çekmeyi öğretmek harika olur diye düşündüm. | Open Subtitles | و هناك وجدت أنه سيكون من الرائع تعليمهم. |
Ayrıca bizim gibi ordu eğitimi almamışlar ve ben de onları eğitmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | ولم ينضموا للجيش كما فعلنا نعم أحاول تعليمهم |
onlara bir ders öğretmek istedim onların tüm bilgilerini sildim ben de. | Open Subtitles | لقد أردت تعليمهم درساً لذا محوت جميع ملفاتهم |
İstekli ve şevklilerdir ve bu ruhu kaybetmeden nasıl eğiteceğini öğrenmelisin. | Open Subtitles | الجراء، متحمسون، و عليكِ أن تتعلمي كيفية تعليمهم بدون جرحهم |
"İnsanlara daktilo yazmayı öğretebilirsin ama göğüslerini büyütmesini öğretemezsin." | Open Subtitles | يقول، "يمكنك أن تعلمهم الرقانة لكنك لا تستطيع تعليمهم تكبير الصدر" |
Anti gerilla taktiklerini ve siyasi ayaklanma ile nasıl baş edeceklerini öğretebiliriz. | Open Subtitles | الجبال، وبإمكاننا تعليمهم كيفية مواجهة حروب العصابات وكيف يتعاملون مع المعارضة السياسية |
Çocuğa karşı şiddet, çocuklara yapılan diğer tüm yatırımları, sağlıklarını ve eğitimlerini de olumsuz etkiliyor. | TED | العنف ضد الأطفال يقوّض جميع الاستثمارات الأخرى فيهم: في صحتهم، في تعليمهم |
Buyurun. Oyunu öğrenmelerine yardım etmek istediğimi söyle. | Open Subtitles | اخبرهم اني اود تعليمهم اصول اللعبه |
Bu alışkanlıkları daha acısını bile hissetmeyecekleri bir zamanda çocuklara öğretebilirsin. | TED | يجب تعليم هذه العادات للاطفال الصغار حينما يمكن تعليمهم ذلك بسلاسة |