Ve bu dövüşlerin ne kadar deli geçtiğini tweet'lemeyi unutmayın tamam mı? | Open Subtitles | مهلا، تأكد كلكم تغرد حول كيفية هذه المعارك مجنون كانت، كل الحق؟ |
Kanapede uzandığını ve farklı karakterler arasında gidip gelerek satır satır her satırı tweet attığını söyledi. | TED | أستقلت على أريكتها وأخذت تتردد ذهاباً وإياباً بين مختلف الشخصيات تغرد كل سطر , سطر بسطر |
Senin suratına yüzüğü fırlatırken... bir fotoğraf tweet'licekmiş. | Open Subtitles | تريد أن تغرد صورة وهى ترمي الخاتم فى وجهك |
Kuşlar ötüyor, güneş parlıyor, benim küçük iki meleğim. | Open Subtitles | والطيور تغرد , والشمس ساطعه وملاكى الصغيرين |
Buralarda uçuşan ve öten kuşlar aniden sustular ve bir daha dönmemek üzere gittiler. | Open Subtitles | الطيور، التي تغرد ذهب فجأة بهدوء واختفى. |
Bilmediğimi sanıyorlar ama Gina oradan naklen tweet atıyor. | Open Subtitles | يعتقدون انني لا اعرف لكن جينا ,تغرد أولاً بأول عن كل شيء |
Eğer tereddüt ederlerse bir arkadaşınızın, beceriksizlikleri yüzünden iki sevimli, masum liseli çocuğun hayatının tehlikeye girdiğiyle ilgili LA Times'a tweet atacağını ve bunun Coachella festivalindeki HPV virüsünden daha hızlı yayılacağını söyleyin. | Open Subtitles | حتى لو ترددوا، قل لهم بأن صديقتكما سوف تغرد لجريدة لوس أنجليس تايمز أن عدم كفاءتهم تعرض حياة |
Baksana, neden takipçilerin için bir tweet atmıyorsun? | Open Subtitles | انظر , لماذا لا تغرد عنها بشيئ لمتابعيك ؟ |
23 takipçime içgözlemle ilgili ne tweet attığım konusunda düşüncelerim var. | Open Subtitles | أود أن أعتقد أنني تماما نستبطن حول ما تغرد لبلدي 23 الأتباع. |
Evet, polislerin yaptıklarını tweet atan hesaplar gibi. | Open Subtitles | نعم ، مثل الحسابات التي تغرد بنشاط الشرطة |
Yine o herife tweet atıyor mu diye merak ettim. | Open Subtitles | أريد فقط أن أعرف ماذا كانت تغرد لي هذا الرجل . |
Onu tweet atma diye kaç kez uyarmıştım! | Open Subtitles | = = قلت لها لا تغرد أشياء من هذا القبيل. |
Becky Jackson'ın tweet attığı her şeye inanmayın. | Open Subtitles | لاتصدق كل ما تغرد به بيكي جاكسون |
Bir dahakine aklına tweet gelmezse Ira Flatow'un ne kadar salak olduğunu yazabilirsin. | Open Subtitles | في المرة القادمة التي تغرد بها يمكنك أن تُبين كم أن (إيرا فلاتو) أحمق |
Ona tweet atmalıyız. | Open Subtitles | يجب علينا ان نجعلها تغرد |
Jade bloglar da bilsin diye tweet atmak istiyor. | Open Subtitles | الأن (جادي) تريد أن تغرد حول تحديث أختارته |
Kim Kardashian bütün gün tweet atmadı. | Open Subtitles | (كيم كارداشيان) لم تغرد طوال اليوم. |
Bununla ilgili tweet atma. | Open Subtitles | لا تغرد بذلك |
Güneşli ve kuşlar cıvıl cıvıl ötüyor. | Open Subtitles | الشمس مشرقة، و الطيور تغرد. |
Kuşlar da ötüyor! Kuş seslerini duymuyor musun? | Open Subtitles | الا يمكنك سماع الطيور تغرد |
Çalılıklarda öten kuşlar, uçuşan çeşitli böcekler. | Open Subtitles | وبها طيور تغرد على الشجيرات وأنواع مختلفة من الحشرات تتجول هنا وهناك، |