Yukarıda yolun tam sonunda, bir bomba patladı. Binaya yerleştirilmiş bombalar olduğunu sandık." | Open Subtitles | فى آخر صعود لنا تفجرت قنبلة لقد فكرنا أنه تم وضع قنابل فى المبنى |
Bir anda, binlerce kilo barut patladı | Open Subtitles | في لحظة، تفجرت آلاف الباوندات من البارود. |
ve gittiler. Gittiklerinde küçük Greenville'de bir nükleer bomba patlamış gibi oldu. | TED | وقد فعلوا. وعندما فعلوا ذلك، كان الوضع مثل قنبلة نووية تفجرت في غرينفيل. |
Buhar boruları patlamış, onu arkaya düşürmüş, ve kafasını vurmuş. | Open Subtitles | تفجرت ماسورة الغاز، دفعته للوراء، واصطدمت برأسه. |
Kese kanla dolmuş. | Open Subtitles | تفجرت الدماء |
Erik'in arabası velayet davasından bir hafta önce havaya uçarsa April tüm dikkatleri üzerine çeker. | Open Subtitles | إذا تفجرت سيارة إريك قبل أسبوع من جلسة الوصاية سيكون هناك الكثير من الأعين على أبريل |
Hemen önümde öylece patladı. | Open Subtitles | عندما تفجرت امام عيني |
Ve bom! patladı. | Open Subtitles | والأولــى تفجرت |
1976 yılının yaz aylarında Cleveland'da 36 tane bomba patladı. | Open Subtitles | {\cHE87FCF}( في صيف 1976 ، 36 قنبلة تفجرت في ( كليفلاند |
Tam göğsümde patladı. | Open Subtitles | و لقد تفجرت عبر الصدر |
-Bilmiyorum durduk yerde patladı | Open Subtitles | - لا اعرف- انها فقط.. تفجرت |
Gençlik bombası patladı! | Open Subtitles | "قتبله الشباب قد تفجرت " |
Lobi, yaklaşık 6 kat yüksekliğindeydi ve lobi, sanki orada bir bomba patlamış gibi görünüyordu. | Open Subtitles | أرتفاع اللوبى كان حوالى 6 طوابق وبدا كما ولو أن قنبلة قد تفجرت فيه |
Cesedi ancak sağlam olduğu takdirde tanımlayabiliriz patlamış parçalar ile değil. | Open Subtitles | يمكننا التعرف علي الجثث فقط إذا كانت سليمه ليس إذا تفجرت إلا أشلاء |
Bombalar dünyanın her yerinde patlamış. | Open Subtitles | تفجرت القنابل في جميع أنحاء العالم. |
Kese kanla dolmuş. | Open Subtitles | تفجرت الدماء |
Onu dışarı çıkarmalıydım. 30 saniye sonra, araç havaya uçtu. | Open Subtitles | تحتم عليّ أنّ أسحبه جبراً خارج المركبة، بعد ذلك بـ30 ثانية ، تفجرت المركبة. |
Gezegenin diğer tarafında bir uçak havaya uçar kocan o uçaktadır, ve birden artık dünyayı kurtarmak istemiyorsundur. | Open Subtitles | تفجرت طائرة على الجهة المقابلة من الكرة الأرضية وزوجكِ عليها وفجأة لا تهتمين بإنقاذ العالم بعدها |
Bir gün arabasını havaya uçurdular. | Open Subtitles | في يوم تفجرت سيارته بقنبلة. |