"تفهميه" - Traduction Arabe en Turc

    • anlamadın
        
    • anlaman
        
    • anlamadığın
        
    • anlamazsın
        
    • Anlamak
        
    • anlayamayacağın
        
    • anlamanı
        
    O soytarıya söyleyecek bir şeyim yok lafının hangi kısmını anlamadın? Open Subtitles ماهو الجزء الذي لم تفهميه من"ليس لدي شيء أقوله لذلك المهرج"؟
    "Eve gidip uyu" lafının neresini anlamadın? Open Subtitles -ما الذي لم تفهميه من "عودي للمنزل ونامي"؟
    Fakat şimdi senin anlaman gereken benim ayrılmak zorunda olduğum. Open Subtitles و لكن ما يجب أن تفهميه أنني لو تركت مكاني الآن
    Ben ve dostlarımla ilgili, anlaman gereken bir şey var. Open Subtitles إليكِ الشئ الذي يجب أن تفهميه عنّي وعن صديقاتي
    Neden peki, "Senin anlamadığın şekilde seninle olmak istiyorum" mu? Open Subtitles ما رأيك في ان : انا اريد ان اكون معك هو الذي لاتستطيعين ان تفهميه
    bir şeyler oluyor Anjali, sen anlamazsın. Open Subtitles شئ ما يحدث انجلى انت لن تفهميه
    "Sana geleceğim"in neresini anlamadın? Open Subtitles ما الجُزء الذي لم تفهميه من كَلامي حينما قُلت "انا سأتي اليكِ"؟
    "Yardımcı konuşmaz"ın neresini anlamadın bakalım? Open Subtitles ما هو جزء من "الصاحب أن لا يتحدث " والذى لا تفهميه
    Neresini anlamadın? Open Subtitles مالذي لم تفهميه ؟ ؟
    "J. Mendel"'in hangi kısmını anlamadın? Open Subtitles اي جزءمن "J. Mendel" لم تفهميه ?
    "Bir daha" nın tam olarak nesini anlamadın? Open Subtitles أي جزء من مجددا لم تفهميه
    anlamadın... Bu. Open Subtitles أنتي لن تفهميه..
    Konuşmamıza devam etmeden önce, canım anlaman gereken bir şey var. Open Subtitles قبل أن نواصل حديثنا يا عزيزتي ثمة شيء واحد يجب أن تفهميه
    Uh, eğer, uh... buna devam edeceksek, anlaman gereken birşey var. Open Subtitles إن أردنا الاستمرار هناك شيء يجب أن تفهميه
    anlaman gereken şu ki lisede olan şeyler sonsuza kadar bizimle kalacak. Open Subtitles الشيء الذي يجب أن تفهميه أنه الذي يحدث في المدرسة الثانوية سوف يبقى معنا للأبد.
    Arkadaşını bırakmak zorunda kaldığımız için üzgünüm ama anlaman gereken bir şey var. Open Subtitles أنا آسفة، علينا أن نترك صديقك لكن هناك شيء عليك أن تفهميه
    Sonunda, uzun yıllar önce anlamadığın o şeyi anladın. Open Subtitles فهمتِ أخيراً ما لمْ تفهميه قبل سنوات عديدة خلت
    Peki tam olarak anlamadığın nedir? Open Subtitles وما الذي لم تفهميه بالضبظ؟
    Gözcülere özgü bir şey. Sen anlamazsın. Open Subtitles هذا شيء خاص بالكشافة، لن تفهميه
    Anlamak zorunda olduğun tek şey artık ajans sana güvenmiyor. Open Subtitles الذي يجب عليكِ أن تفهميه هو أن الوكالة لا تثق بكِ بعد الآن
    Yani senin anlayamayacağın bir durum. Open Subtitles حسناً,إنه شيئاً لن تفهميه أبداً
    Dün akşam bir şeyi söylemedim. anlamanı istediğim bir şeyi. Open Subtitles ثمّة شيء لم أقله ليلة البارحة، شيء أودّك أن تفهميه.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus