"تفهم لقد" - Traduction Arabe en Turc

• Anlamıyorsun

Anlamıyorsun. Güvenliğin başına geçmek için ısrar ettim.
انت لا تفهم لقد تخطيت رتبة وتوليت أمر الحماية

Anlamıyorsun, bu filmi bitirebilmek için her şeyimi ipotek ettirdim.
ارت انت لا تفهم لقد رهنت كل شيء لأتم هذا الفيلم

Anlamıyorsun seni buna dahil etmeyeceğime dair babana söz verdim.
أنت لا تفهم لقد وعدتُ أبيك ألا أشرك اسمك

Hayır, sen Anlamıyorsun, kazanmakta olduğumuz dava, bizim davamız olmaktan çıktı.
وهذا ضمن هامش الخطأ لا, أنت لا تفهم لقد تحولنا من قضية كنا نربحها

Anlamıyorsun. Kız kardeşinin başına gelenlerden sonra hayatı altüst olmuş.
إنك لا تفهم, لقد تعرضت لصدمة كبيرة من جراء ما جرى لأختها

- Bir gazeteci duygusal davranamaz. - Anlamıyorsun. Ona söz verdim.
لا يجوز للصحفي أن يكون لديه مشاعر إنك لا تفهم, لقد قطعت له وعداً

Anlamıyorsun galiba. İkinizi birlikte gördüm.
فيما يبدو أنك لا تفهم لقد رأيتكما معاً

Anlamıyorsun, daha yeni ebeveyn oldun.
أنت لا تفهم لقد أصبحت مُتبني فقط

Bunu Anlamıyorsun. Spiderwick'le konuştum.
أنت لا تفهم لقد تحدثت مع سبايدرويك

Anlamıyorsun! Toby'nin yerine geçmesi için yapıldı!
انت لا تفهم لقد صنعتة ليكون مثل توبى

Anlamıyorsun. Her şey değişti.
أنت لا تفهم لقد تغيّرت كلّ الأمور

Hayır, Anlamıyorsun Alex. Adın çamura battı.
لا ، أنت لا تفهم لقد تلوث اسمك

Lucas, Anlamıyorsun. Dün gece konuştu.
"لوكاس", أنت لا تفهم, لقد تحدث ليلة أمس.

Anlamıyorsun. Tony değişti.
. أنت لا تفهم " لقد تغير " توني

Hayır! Anlamıyorsun. Kardeşime ihanet ettim.
لا, إنك لا تفهم, لقد خدعت أخي

Ama Anlamıyorsun o kadar uzun zaman oldu ki.
أنت لا تفهم لقد مر وقت طويل

Anlamıyorsun. Av iptal oldu.
أنت لا تفهم لقد توقف الصيد

Bizi Anlamıyorsun.
...أنت لا تفهم , لقد أخذوا موطننا

Anlamıyorsun, herkesi öldürdüler.
أنت لا تفهم لقد قتلوا الجميع