"تقتلهم" - Traduction Arabe en Turc

• öldürme
• öldürür
• öldürmedin
• öldürmek
• öldürüyorsun
• öldürüyor
• öldürmeyin
• öldüreceksin
• öldürmen
• öldürürsün
• öldürmeden
• öldürecek
• öldürmüyorsun
• Öldürmeye
• öldürdüğü

Böylece pisliğini temizleyebileyim. - Lütfen onları öldürme. - Bu senin hatan.
ـ رجاءاً لا تقتلهم ـ هذا خطئكِ ، الآن اخرجِ من هنا

# Onları öldürmezsen Çinliler öldürür ##
قتل من أجل السلام؟ ؟ اذا لم تقتلهم فالصينيون سيفعلونها؟

Peki, neden eline fırsat geçtiğinde onları öldürmedin?
إذًا لماذا لم تقتلهم حينما حانت لك الفرصة ؟

Burada vermezler. Almak için önce öldürmek zorundasın.
هذا لن يحدث في هذه المدينة عليك أن تقتلهم أولاً

Ve eğer onların vicdanlarını susturamazsan, ...onları öldürüyorsun.
وإذا أنت لا تستطيع إسترض ضميرهم، تقتلهم.

Eğer onlara bir obje yardımcı oluyorsa onları öldürüyor da olabilir.
إن كانت هناك مصنوعة تساعدهم فيمكن أنها تقتلهم ايضًا

öldürmeyin. Bacaklara. Bacaklara nişan alın.
لا تقتلهم الارجل صوب على الارجل

2289'daki çift çıkınca, ikisini de öldüreceksin.
الثنائي الموجود في الغرفة 2289 عندما يخرجوا ، أريد منك أن تقتلهم

Ben etraftayken öldürme.
انظر , باولي لا أريدك ان تقتلهم وأنا في الأرجاء

ama onları öldürme. direksiyon'u sola kırıcaksın.
أطلق النار على العجلات , لا تقتلهم حسناً , عندما أخبرك فسوف تتركين دواسة البنزين و ستنعطفين بحدة نحو اليسار

Dışarı çıkacak olurlarsa fırtına onları öldürür.
إذا خرجوا من منازلهم فسوف تقتلهم العاصفة

Kim iki insanı aldatırken yakalayıp, birer gün arayla öldürür ki?
قد تمسك بشخصين خائنين ولكنّك تقتلهم فوراً؟

O gün sadece onları öldürmedin beni de öldürdün.
أنتَ لم تقتلهم فقط في ذلك اليوم.. أنت قتلتني أيضاً...

Onları benim adıma öldürmedin, Sayid. Kim olduklarını öğrenmek isteyen sendin.
لم تقتلهم لأجلي يا (سعيد)، أنتَ مَن طلب أسماءهم

Bir gün onlara âşık oluyorsun, ...ertesi gün onları binlerce kez öldürmek istiyorsun.
في يوم تحبهم وفي اليوم التالي تريد أن تقتلهم ألف مرة

Onları dönüştürmek istiyorsun ya da onlar istiyor ya da onları öldürüyorsun. Suzanna, haklısın! Ne dememi bekliyorsun?
تريد أن تحولها أو يريدوا هم أن تحولهم أو تقتلهم سوزانا , حصلتي على انتباهي ما الذي تريدي مني قوله ؟

Sonra, gerdek gecesi, onları öldürüyor.
. ثم، خلال ليلة الزفاف، تقتلهم

- Onları öldürmeyin, onlar arkadaşlarım.
لا تقتلهم إنهم أخوتي

Bunun yanlış olduğunu anlayana kadar kaç insan daha öldüreceksin?
كم عدد الناس الذي عليك أن تقتلهم قبل أن تدرك أن ذلك خطأ؟

Söylesene, hepsini öldürmen şart mıydı?
فلتخبرني , هل كان من الضروري ان تقتلهم جميعا

Ve vahşi bir şekilde, insan tarafın istemese de hepsini öldürürsün.
وبوحشية .. ضد رغبتك البشرية سوف تقتلهم جميعاً

Belki de insanları öldürmeden önce bir şeyler söyleyebilirdin.
ربما يتوجب عليك قول شيئاً للناس قبل أن تقتلهم.

Onları sen öldürecek olabilirsin ama bu kavgada ben de tarafım ve sana yardım etmemem için bir sebep yok.
حسنا, ربما أنت يجب أنت تقتلهم ولكن أنا لدي كلبٌ في هذا القتال وليس هناك أي شيء يقول بأنني لا أستطيع المساعدة

Senin yeterli kapasiten var, neden tümünü öldürmüyorsun?
اذا كنت مقتدر بما يكفى, لما لا تقتلهم جميعا؟

- Sen de onları Öldürmeye karar verdin.
إذاً فقد قررت أن تقتلهم ؟ نعم.

Bu günden sonra öldürdüğü insanların ruhlarını aldı.
منذ ذلك اليوم, لا تزال تجمع أرواح الناس التي تقتلهم