Beslenme ve egzersiz tek başına koroner hastalığı geriletmede yeterli değildi. | TED | الحمية والتمارين الرياضية لم تكن كافية لتسهيل تراجع مرض القلب التاجي. |
- Ama oraya gidip kendi kendine keşfe çıkması için kesinlikle yeterli değildi. | Open Subtitles | و لكنها لم تكن كافية حتماً بالنسبة لها حتى تذهب لاكتشاف الكهوف بمفردها |
Bir sevgili elde edebilmek için çabaları yeterli olmadı. | Open Subtitles | جهوده الكبيرة لم تكن كافية للفوز بحبيبة. |
Ama oralara gitmek yeterli olmadı. | Open Subtitles | لكن زيارة المسارح مجددا لم تكن كافية |
Hapishanede geçirdiğin üç ay sana yetmedi mi? | Open Subtitles | ثلاثة أشهر في السجن لم تكن كافية بالنسبة لك؟ |
Araba yeterli gelmedi... şimdi de telefonumu mu kapatıyorsun? | Open Subtitles | ..السيارة لم تكن كافية وَ الآن أغلقت هاتفي؟ |
- ...ama sistemde aratmak için yeterli değil. | Open Subtitles | لكنها لم تكن كافية لوضعها على قاعدة البيانات |
Hodgins dedi ki, zehrin miktarı kurbanı öldürmek için yeterli değilmiş. | Open Subtitles | و (هودجينز) يقول أن كمية السم لم تكن كافية لقتل الضحية |
Geçen sene de dağıtmıştım ama yeterli değildi. | Open Subtitles | السنة الماضية نشرت قليلا من السعادة لكن لم تكن كافية |
Bugün buraya gelmeniz için güç yeterli değildi. | Open Subtitles | القوة لم تكن كافية لإدخالك الى هنا اليوم |
Evet, fakat Frank bu yeterli değildi.. | Open Subtitles | أجل، لكن لأكون صريحاً تماماً، لم تكن كافية. |
Fakat bu yeterli değildi. Paçayı kurtarman yetmedi. | Open Subtitles | تبرئتك من تهمة القتل لم تكن كافية |
- Görünen o ki, yeterli değildi. - Hadi ama. | Open Subtitles | ولكنها لم تكن كافية - هاي , هاي , إن الأمر بخير , حسنا؟ |
(Hawk) Bazı tehdit mektuplarının üzerine ekstra güvenlik önlemleri aldık, ancak, ah, bu önlemler yeterli olmadı. | Open Subtitles | "وصلتنا بعض رسائل التهديد واتخذنا احتياطات إضافية" "لكني أظنها لم تكن كافية" |
Onlardan ders almaya çalıştım ama yeterli olmadı. | Open Subtitles | حاولت التعلم منها، ولكنها لم تكن كافية |
Nakit ödül yeterli olmadı, bende babamdan arabamı mobilyaları ve mücevherleri satmasını istedim. | Open Subtitles | -الجائزة النقدية لم تكن كافية لذا إضطررت لجعل والدي لبيع ... السيارة و الأثاث و جميع المجوهرات |
Bir gün için karavan parkındaki kız yetmedi mi? | Open Subtitles | فتاة المقطورة لم تكن كافية لكِ ليوم واحد ؟ |
Marketteki kurduğunuz tezgah yetmedi mi? | Open Subtitles | حيلك الصغيرة لم تكن كافية في محل البقالة؟ |
Para mı? yeterli gelmedi mi? | Open Subtitles | هل النقود لم تكن كافية |
20 yıl yeterli gelmedi mi, Emmy? | Open Subtitles | عشرون عاماً لمْ تكن كافية لكِ، صحيح يا (إيمي)؟ |
Notların akademik bir burs için yeterli değil, evlat. | Open Subtitles | درجاتك لم تكن كافية للانضمام للكليات الاكاديمية |
Bu yeterli değilmiş gibi. | Open Subtitles | و كأنها لم تكن كافية |