"تلاحقني" - Traduction Arabe en Turc

    • takip
        
    • peşimde
        
    • peşimdesin
        
    • peşimden
        
    • peşimdeydi
        
    • peşime
        
    • ensemde
        
    • beni izliyorsun
        
    • peşimi bırakmıyor
        
    Bugün, kızımı okula bırakırken bir araç beni takip ediyordu. Open Subtitles كنت اوصل ابنتي إلى المدرسة اليوم وإذ بسيارة كانت تلاحقني.
    - Peki, su anda beni takip ediyorsun. Bu nasil? Open Subtitles حسنٌ، بوسعك إخباري حسنٌ، أنت تلاحقني الآن، ما رأيك بهذا؟
    Birkaç gün etrafımda dolaşıp, beni takip etmen, beni tanıdığın manasına gelmez. Open Subtitles فقط بسبب انتتعلمهذا.. انك تلاحقني لأيام قليلة لا يعني هذا انك تعرفني
    - Ediyorsun ama yiyecekler leziz. - peşimde biri var. Open Subtitles يضايقني ولكن الطعام جيد لدي مشكلة , هناك امرأة تلاحقني
    Bir kız peşimde ve ondan kurtulamıyorum. Yardıma ihtiyacım var. Open Subtitles هنالك فتاة تلاحقني وأريد بعض المساعدة للتخلّص منها
    Yanlış bir şey yaptığım zaman neden hep peşimdesin? Open Subtitles لماذا تلاحقني دائما عندما أخطىء؟
    Ve ayrıca telefonlarına cevap vermediğim için benim peşimden koşmadığını da. Open Subtitles و أنك لا تلاحقني فقط لأنني لا أرد على مكالماتك.
    Üzerinde "suçlu" yazan video polise ulaştığından beri benim peşimdeydi. Open Subtitles إنها تلاحقني منذ أن وصل للشرطة فيديو المذنبة *تقصد الفيديو الذي يظهرها أنها هي من قامت بحفر قبر أليسون*
    Size bu kadarcık şey anlatmış olmama rağmen peşime düşmesinden korkuyorum. Open Subtitles أخشى أن تلاحقني لأنني أقول لكم الكثير إذاً ما الذي أفعله الآن؟
    Tuhaf bir biçimde basitliğin beni her yerde takip ettiğini hissettim. TED لذلك شعرت بغرابة بأن البساطة تلاحقني أينما ذهبت.
    Tamam, soyunma odasında beni takip ettiğini hayal ettim. Open Subtitles حسناً, تخيلت إنها تلاحقني إلى غرفة تغيير الملابس
    Eski yaşantım beni takip ediyor. Sanki mutlu olmamı istemiyor gibi. Open Subtitles , كأن حياتي السابقة تلاحقني أو ما شابه كأنها لا تريدني أن أكون سعيداً
    Ben birine zaman ayırıyorum sonunda sen beni takip edip onu taciz ediyorsun. Open Subtitles وإن خصّصتُ وقتاً لأحدٍ سواك فسينتهي بك الأمر وأنت تلاحقني وتحرجه
    Sana numaramı vermeli miyim yoksa yoksa beni tarım ürünleri bölümünde gene takip edecek misin? Open Subtitles هل ينبغي أن أعطيك رقمي أم أنك تنوي أن تلاحقني في ممر المنتجات؟
    Yanilmiyorsam, beni takip edeceksin. Open Subtitles إذا كنت لا أعلم جيدا لإعتقدت أنك تلاحقني
    Ama hükümet, 60'larda yaptıklarımdan dolayı peşimde hâlâ. Open Subtitles لكن الحكومة مازالت تلاحقني لما فعلته في فترة الستينات
    Düşünüyorum da bunu yapan her kimse Eve'in peşimde olduğunu bilmek için hukuk dosyalarıma erişebilmesi gerek. Open Subtitles كما ترين كنت أفكر في أن من فعل هذا لابد من أنه كان مطلعاً على ملفاتي القانونية ليعرف أن إيف كانت تلاحقني
    Polis peşimde ve vaktimiz yok. Open Subtitles لقد مررنا ببعض المشاكل الشرطة تلاحقني و قد نفذ الوقت منا
    Yanlış bir şey yaptığım zaman neden hep peşimdesin? Open Subtitles لماذا تلاحقني دائما عندما أخطىء؟
    Sanırım Wendy Scott-Car büyük bir jüri celbiyle peşimden geliyor. Open Subtitles إنني اغادر حفل زفاف أظن ان (ويندي سكوت كار) تلاحقني
    O şeyler peşimdeydi. Open Subtitles هذه الأشياء كانت تلاحقني
    Bak, aslında, yaptığım yayılınca, onun tüm çetesi peşime düştü, tüm bir 24k Çetesi peşimde. Open Subtitles اسمعي.. المشكلة أنه ,منذ انتشار الموضوع ..صارت عصابته كلها تلاحقني كل فريق الـ 24 قيراط
    Müdürüm arıyor yine. Sürekli ensemde. Open Subtitles إنها مديرة أعمالي مرة أخرى دائماً تلاحقني
    - NasıI yani? Neden hep beni izliyorsun? Open Subtitles لماذا تلاحقني دائما؟
    Neden gittiğim her yerde dram peşimi bırakmıyor böyle? Open Subtitles لم تلاحقني الدراما في كل مكان أذهب إليه؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus