"تلقاء نفسها" - Traduction Arabe en Turc

    • kendi kendine
        
    • kendi başına
        
    • kendiliğinden
        
    • kendi başlarına
        
    • tek başına
        
    • kendilerini
        
    • kendi isteğiyle
        
    • kendi kendilerine
        
    Sadece bir sürü insan daha iyi olması için çok çalışırsa gelişir ve bence kendi kendine kalırsa geriler. TED لا تتطوّر إلا إذا عمل الكثير من الناس بجد ليجعلوها أفضل، وفي الحقيقة، أعتقد أنها ستتراجع من تلقاء نفسها.
    kendi kendine pişen sosisli için harika bir fikrim var. Open Subtitles لديّ فكرة جهنمية عن المقانق المقلية تطبخ من تلقاء نفسها.
    Ve ellerinin kendi kendine hareket ediyor gibi göründüğünü söyler. TED ويقول إن يده يبدو كأنها تتحرك من تلقاء نفسها
    Aynen. Bunu kendi başına yapması oldukça etkileyici. TED نعم، أعتقد أنه قوي جدا أن تفعل ذلك من تلقاء نفسها.
    Ama söylediğim gibi kapı kendi başına açılamaz. Open Subtitles و لكن كما أخبرتك مسبقاً لا يمكن ، للبوابة البعدية أن تفتح ، من تلقاء نفسها
    Ve ben, çalıştım ve sorunlar ile uğraştım, ta ki resmin içinde mücadele ettiğim ufacık minik savaşlar kendiliğinden çözülmeye başlayana dek. TED وعملت وعملت على حل المشاكل حتى المعارك الاولى التي كنت اقاتلها داخل الصورة بدأت في الحل من تلقاء نفسها
    Bu arada, geriye çekilip hiçbir şey yapmadan işlerin kendi kendine düzene gireceğini sanmayın. Open Subtitles خلال ذلك، لا تعتقدوا أنكم ستبقون متوارين في خلفية الأحداث منتظرين تحسن الأمور من تلقاء نفسها.
    Çünkü öyle değilse, buzdolabı mıknatıslarım kendi kendine düştü. Open Subtitles إما هذا، او ان قطع المغناطيس على الثلاجة سقطت من تلقاء نفسها
    -Bu bir bacak kemiği. Tahminimce buraya kendi kendine yürüyerek gelmedi. Open Subtitles وأعتقد بأنها لمّ تمشِ هنا من تلقاء نفسها
    Geçidin kendi kendine kapanması gibi bir şansımız olabilir. Open Subtitles هناك إحتمال أن تنفصل البوابة من تلقاء نفسها
    Olaylar kendi kendine gelişmez. Olayları insanlar yaratır. Open Subtitles الأشياء لا تحدث من تلقاء نفسها وإنما بفعل الناس
    Geçit kendi kendine tuşlamaya başladı. Open Subtitles لا أدرى يا سيدى ، لكن البوابة بدأت تجرى إتصالا من تلقاء نفسها
    Hepsi mi? Gemiyi buraya kadar kendi başına uçması için programlamış olabilirler, yörüngeye girip önceden kaydedilmiş bir sinyali yollamasını bile. Open Subtitles يمكن أن يكونوا قد أعادوا برمجة السفينة لتطير هنا من تلقاء نفسها , ودخول المدار
    - Diskinin ayaklanıp kendi başına buradan çıkıp gittiği ortaya çıkarsa hiç şaşırmam. Open Subtitles إذا إختفت نسختهـا من هنـا من تلقاء نفسها
    Ama en savunmasız dostunu kendi başına bıraktı. Open Subtitles لكنّه يترك أكبر حليفة له تتصرّف من تلقاء نفسها.
    Onun amacı, çevremizin kendiliğinden müzik yaratabildiğini göstermek, bu konuda cömert ve verimli olduğunu ve bizim zaten içinde olduğumuzu göstermekti. TED كان يقول أن البيئة من تلقاء نفسها تولّد الموسيقى أن هذا أمر سخي ومنتج، أننا محاطون بذلك بالفعل.
    Bez parçaları kendiliğinden mi yırtılıyorlar, yoksa birinin elleriyle mi? Open Subtitles هل كانت تتمزق من تلقاء نفسها ؟ أم كانت في يد شخص ما ؟
    Emily kendiliğinden hareket eden cisimler gördüğünü söylediğinde tepesinde görünmez varlıklar hissettiğinde, tipik epilepsi belirtileri mi gösteriyordu? Open Subtitles عندما ترى إيميلي أشياء تتحرك من تلقاء نفسها وتحس أن هناك شيء مادي على جسدها هل كانت أعراض مثالية للصرع؟
    Ne zamandan beri şapkalar kendi başlarına hareket ediyor? Open Subtitles منذ متى تتحرك الـقبـَّعـة من تلقاء نفسها ؟
    Bilirsin, onları anllayamam. Niçin bir kadın tek başına göle gider... gün doğmadan. Open Subtitles لماذا امرأة تخرج وسط البحيرة من تلقاء نفسها
    Karakterleri takip ediyorlar.Umarız ki birbirlerine çarpmayacak kadar zekidirler.Kendi kendilerini kapatabiliyorlar. TED و بتتبعون الشخصيات. انهم أذكياء بما فيه الكفاية. نحن نأمل ألا يصطدموا ببعضهم البعض، وألا تنفجر من تلقاء نفسها
    kendi isteğiyle uyandığını hissediyorum, ama bu nasıl mümkün olur? Open Subtitles لقد شعرت أنها استيقظت من تلقاء نفسها لكن كيف يعقل هذا ؟
    Sonraki günler sokakta dolanıp, fotoğrafların kendi kendilerine belirmelerini izledik. TED وبالتالي عندما كنا نتجول في الشارع في الايام التالية كانت الصور تظهر من تلقاء نفسها.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus