Kurumumuza, reşit olmayan oğlunuzu ihmal ettiğinizi iddia eden bir telefon geldi. | Open Subtitles | مكتبنا تلقى اتصالاً يزعم بإهمالك لأبنك الصغير. |
Sonra bir telefon geldi ve aniden fikrini değiştirdi. | Open Subtitles | ثم تلقى اتصالاً هاتفياً، وفجأة غير رأيه |
Gomez'e dün akşam bir telefon geldi. Yatak odasına gitti ve 10 dakika sonra ceketini, valizini alıp çıktı. | Open Subtitles | ما أعلمه أن "جوميز" تلقى اتصالاً بالأمس ودفع أجرة الأسبوع كاملة |
CTU direktöründen bir telefon gelmiş. | Open Subtitles | تلقى اتصالاً من مدير الوحدة |
Blackburg'daki şerifinizden telefon gelmiş. | Open Subtitles | تلقى اتصالاً من مأموركم في (بلاكبرج) |
Sabah bir telefon geldi. | Open Subtitles | لقد تلقى اتصالاً في وقت سابق |